26 Mayıs 2019 Pazar

KALP SEVDİĞİNİN AYNASIDIR -ERKENCİ KUŞ 43.BÖLÜM

İki insanın aynı anda,aynı duyguda buluşması dünyanın en mucizevi durumlarından bir tanesidir bence.Ama burada, asıl önemli olan; kalplere bu mucizevi duyguya sahip çıkmak ve yaşanan ilişkiyi bir ego savaşına dönüştürmemektir.Çünkü, ancak o zaman gerçek mutluluğa ulaşılabilir. Can ve Sanem, son derece yüksek enerjili ve uyumlu iki karakter.Belki de bu yüzden ilişkileri fırtınalı bir denize benziyor.İlişkinin ilk zamanlarında bu fırtınalı olma hali, iki insana da iyi gelebilir.Lakin,ama geçip; ilişki ilerledikçe bu durum iki insan yorucu olmaya başlar.Hikayenin şahane bir şekilde değişiminden önce tam anlamıyla böyle bir durumdaydı,Can ve Sanem.
Ayrılık süreci her kalpte farklı yaşanır.Hikayelerde bu ayrılık süreçlerini zaman atlamaları aracılığı ile izleriz. Ancak bu zaman atlamalarında karakterlerin o zaman diliminde ne yaşadığı ile ilgili kısım,genelde hep eksik kalır.Bu sebepten seyirci olarak gözümüzde izlediğimiiz işin inandırıcılığı kalmaz.Erkenci Kuş'u işte bu yüzden çok seviyorum.Çünkü, bir yıllık süreçte olanları izlememiş olmamıza rağmen;incelikle işlenmiş detaylardan anlıyorsunuz tüm bunları.Ki bu bence muhteşem.Can ve Sanem'in bu ayrılık süreci sonrasında yeniden karşılaşmanın ardından yaşananlar tek kelime ile masal gibi.Yaşanan değişikliklerin ne kadar muazzam olduğunu, her yeni bölüm ile birlikte bir kez daha görüyoruz.Yiğit'in ne kadar tehlikeli olduğu su götürmez bir gerçek.Buna hiçbir şüphe yok.Ama, ne yazık ki Hüma, yaptıkları ile onun değirmenine su taşıyor.Hatasının farkına varıp; geri dönmek istediğinde;onun için çok geç olacak.Çünkü ,Can bu olamları öğrendikten sonra, haklı olarak annesinin yüzüne bir daha asla bakmaz.
Can ve Sanem'in bunca yanlış anlamanın ve kargaşının içinde hala aynı yerde durup,aynı duyguda buluşabilmesi bence çok kıymetli.İşte gerçek aşk böyle bir şey.Bedenin sevdiğinden kilometrelerce uzağa gitse de ruhun,onunla nefes almaya devam eder.Yiğit'in giderek artan öfkesi ve kontrolsüzlüğü de bu yüzden.Onca fesatlığına karşın; Can ve Sanem'i ayıramıyor.Üstelik yaptığı her hata onu daha da dibe çekiyor.Son hamlesi, Can'ı öfke ve kıskançlıkla hata yapmaya sürüklemekti.Ama o da olmadı.Zira, bu bir yıllık süreç Can'a öfke kontrolü anlamında çok iyi gelmiş.Ben, bu yeni halini çok sevdim.Çünkü, karşısındaki normal biri değil.Gerçek bir ruh hastası.Öyle biri ile ancak, akıllıca hamleler ile mücadele edilir.Peşine dedektif takmak,bu hamlelerden en şahanesiydi.Çok sürmez,yüzündeki cici çocuk maskesi yakında düşer.Ne yalan söyleyeyim,ben bu kargaşanın içinden bir an önce çıkıp; Can ve Sanem'i evli, mutlu ve çocuklu bir çift olarak görmek istiyorum,Son iki bölümdür,bunun sinyallerini alıyoruz.Ve bana kalırsa, son sahne ile birlikte bu yola doğru giden ilk adımı attık.Umarım devamı gelir.Muhteşem bir bölüm izledik.Emeklere Sağlık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder