27 Ocak 2017 Cuma

Masum değiliz hiç birimiz. Masum ilk 2.bölüm yorumum(DÜŞÜNCELERİM)

Öncelikle şunu söyleyim,kadro gerçekten devler ligine taş çıkarır.Hele bir isim var ki usta.Benim için bir işte HALUK BİLGİNER varsa o iş baştan tamamdır.Ama masumun başka bir önemli özelliği de digitalde yayınlanıyor olması.Dizi süreleri hepinizin malumu.Eğer masum başarılı olursa hem sektör hem seyirci için ciddi anlamda nefes olacak inanıyorum,en azından inanmak istiyorum.Birbirinin birebir kopyası işler görmekten çok sıkılmış bir seyirci olarak bu fikri sonuna kadar destekliyorum umarım yeni ve farklı işler görürüz.Masum'a geri dönersek eğer 8. bölümlük 55 dk halinde planmış polisiye -gerilim türünü sevenler için biçilmiş kaftan.Ben blu tv üyesi olduğum için tam emin değilim ama sanırım ilk hafta ücretsizmiş.Henüz izlememiş olanlar için şu kadarcık ipucu verebilirim sanırım:İzlerken acayip gerileceksiniz ve izlediğinize pişman olmayacaksınız.Şahsi fikrim diziden kalite akıyor.Özellikle jenerik ve oyunculuklar şahane.Tek sıkıntı bence olayların biraz yavaş akması.Umarım seyirciden talep görür de platform da bu tarz içeriklerin sayısı artar.

26 Ocak 2017 Perşembe

BİR KÖPRÜDE 2 İNATÇI KEÇİ -HAYAT ŞARKISI 39.BÖLÜM

Ard arda gelen konuşulmayan yanlış anlaşılmalar sebebiyle hülya ve kerim gittikçe daha uzağa savruluyorlar birbirinden.Kerimin,hülyanın velayet konusunda avukatla konuşmalarını yanlış anlaması işleri daha da içinden çıkılmaz bir hale getirdi.Bunlar bu inatçılıkla giderse dizi süresi içinde 2 kez boşanıp yeniden evlenirler.Melisanın kötü bir ruhu olduğunu tahmin etmiştim ama bu kadar fazla olabileceğini düşünmemiştim.Zeynep'inde dediği gibi hülyanın rakip bu sefer çok dişli.Ama hülya onu bir dokunuşuyla kağıttan kuleler gibi yerle bir etmeyi bilir diyordum ki öyle de oldu.MELİSA tehlikesi bence henüz geçmiş değil aksine bundan sonra daha tehlikeli olacak bence.Eğer düğme sağ salim doğarsa onu bile kaçırabileceğini düşünüyorum.Mahirin o temiz kalbine bayılıyorum.Zeynepe davranışı son derece şık ve nazikti.Bildiğiniz gibi cevher evde ayaklı bir adet mikserimiz mevcut adını hepiniz tahmin edersiniz: hatice hala.Bu bölüm yine iş başındaydı.Olur olmaz herşeyi anlattı cevherlere alahtan zeynep o onda oradaydı dayanlış anlamalar giderildi.Benim tatlı hülyam melisayla ilgili gerçekleri öğrenir de durur mu hiç.TABİKİ HAYIR.İtinayla melisanın tüm foyasını ortalığa saçtı saçmaya da bu durum düğmenin erken gelişine sebep olmaz umarım.Kerim için pişmanlık gittikçe kapıya dayanırken rakibide çok sağlam geçilmiş onu da söylemeden geçmeyelim lütfen.Bu üçlü arasında yaşanacakları merakla bekliyorum.HOŞ GELDİN PAMİR PEKİN şimdi kerim düşünsün dediğinizi duyar gibiyim.Bakalım neler görecek bu gözler.Ama ne yalan söyleyim ben en çok hülyanın yaşadıklarına cevherlerin tepkisini merak ediyorum.Özetle bu nefes kesici bölüm için teşekkürler canım ekip

18 Ocak 2017 Çarşamba

YERLİ SHERLOCK HOLMES HÜSEYİN CEVHER HAYAT ŞARKISI-38.BÖLÜM

Geçen haftaki fragmanları gördükten sonra sürekli olarak bu kaçırılma işinin altında bayram cevher var diyordum haklıymışım.Fikir şahane olmakla birlikte bayram baba hüseyin cevherin araştırmacı kişiliğini hafife almış.Yoksa organizyon yeteneğine laf yok.Sanırsın hollywood filmi.HÜLYA ve KERİM arasında her zamanki gibi voltaj bir yükseldi,bir düştü.Tam hülya anlatıyor derken tartışmayla birlikte ortalık yeniden alev alev.E ne demişler bir ipte iki cambaz misali.Kavga sahnesi o kadar gerçekci çekilmiş ki bir an sahneye dalıp ''durun yapmayın'' demek geldi içimden.Her hafta daha fazlası olamaz dedikçe BURCU BİRİCİK çıtayı daha da yükseltiyor bizde şaşkınlıkla izliyoruz vesselam Bu bölümün en can alıcı sahnelerinden bir tanesine kesinlikle mahirle OLGUN TOKER imza attı.Mahirin babasının ölüm haberini aldığı sahnede o ağladıkça gözyaşı resmen ekrandan bize doğru aktı.İçimiz düğüm düğüm izledik o sahneleri.Bu bölüm yine en çok bayram cevhere güldüm.Normalde gelin kavınvalidenin toprağına çeker derler ya hayat şarkısında ise durum tam tersi şeklinde hülya tam bayramın kafadan zaten bence o yüzden bu kadar iyi anlaşıyorlar.Bayram her zamanki ustalığıyla olayların içinden tereyağından kıl çeker gibi çıktı.Tabii biliyor hüseyinin zayıf noktasını her durumda işe yaracak olan ''ama ben senin babanım'' kartını kullandı.Hani işe yaramadı da değil yani hüseyinin hemen suya indi.Melek bu kafayla devam ederse çok yakında hüseyin melek evliliği fazla dayanmaz gibime geliyor.Mübarek kömür törpüsü...
KERİM'İN aldığı yeni iş teklifi hülya kerim ilişkisini daha da zorlayacak.Öncelikle esas sorunları olan güven problemini çözmeleri lazım ki o da şu aşamada pek mümkün görünmüyor.Hülya her avukatla konuştuğunda kerim konunun boşanma olduğunu zannederse işimiz var yani.KERİMİN restine HÜLYADA restle cevap verince işler daha da karıştı.Yalnız o sahne sonrasında hülyanın aklından geçenler beni rahatsız etti.Yeniden karanlık tarafa geçiş yapmaz umarım

17 Ocak 2017 Salı

Yayınlamasının üzerinden yıllar geçmesine rağmen asla unutulmayacak yerli diziler 1

BİR İSTANBUL MASALI(2003-2005) Sanırım şimdiye kadar izlediğim diziler içinde en naif hikayeye sahip işlerdendi.Başta DEMİR'E karşı beslediği karşılıksız hislerin yol açtığı olaylar sonrasında yaşadığı fiziksel ruhsal değişimler ve yaşanan olaylar beraberinde esma selim aşkını ve evliğini getirdi iyki getirdi.Çok sevdğim bir çifti o dönemler şimdilerde bile özlemle hatırlıyorum.Tabi dizinin bu kadar çok sevilmesinin sebeplerinden bir tanesi de tartışmasız MEHMET ASLANTUĞ'UN eskimeyen ve asla eskimeyecek olan şahane karizmasıdır.Hani bazı oyuncular vardır zaman onlar için geçmez.MEHMET ASLANTUĞ'DA benim için öyle biri hep aynı asalet, en yakın zamanda ekrandan görmek umuduyla...
AŞK-I MENNU(2008-2010)Sanırım TÜRK televizyonların bir AŞK-I MENNU geçti desem yalan olmaz.HALİT ZİYA UŞAKLIGİL eserlerinden olup tvye uyarlanan nadir işlerden bir tanesiydi.Perşembe akşamı yayınlanır cuma günü etrafımdaki insanların neredeyse tamamı bölümü konuşurdu.Beren saat ve kıvanç tatlıtuğ bunca yıl geçmiş olmasına televizyon dünyasının gördüğü en uyumlu ikililerden bana göre.Ama tabii ece yörenç ve melek gençoğlunun yazığı şahane senaryodan bahsetmeden geçmeyeceğim.Bana göre şimdiye kadar izlediğimiz uyarlama senaryo işlerinde en iyi senaryoya sahip işti.
DOLUDİZGİN YILLLAR(2008-2010)Bence Türkiye'de gençlik dizileri diye bir kavram varsa ki var Doludizgin Yıllar bu türün en güzel örneklerindendi bence.Arkadaşık, dostluk üzerine yazılmış işlerin en samimi olanaydı.TV karşına geçtiğinizde iyi neyin beklediğini bilerek yorulmadan gerilmeden izliyordunuz.Sanırım yıllar sonra da olsa onun bana verdiği sıcaklığı samimiyeti çok ama çok özleyeceğim.Senarist yiğit güralp bu anlamda çok ciddi bir isim bence.Ama sanırım sektördeki koşullar nedeniyle artık sadece sinema filmi senaryosu yazıyor.Bu tamamen benim kanaatim tabii ama tv de dizi sürelerinden kaynaklı büyük bir senaryo kıtlığı olduğunu türk televizyonlarının onun kalemine çok ihtiyaç duyduğunu düşünüyorum.
ADINI FERİHA KOYDUM(2011-2012)Sanki ne desem az ne desem eksik kapıcı kızı feriha ile gecelerin velihattının büyük aşkı cuma akşamını nasıl iple çekerdik.Çağatay uulusoy ismini o günlerde duymuştuk.Ama o gün bile star ışığı denen şeyin onda fazlaca bululunduğu o kadar belliydi.Şahsi fikrim şu ki çağatay yakışıklı olmasının yanında çok da iyi bir oyuncudur.Bundan herhangi bir şüphesi tavsiye ederim ''delibal''ı açsın izlesin fikriniz değişecektir

12 Ocak 2017 Perşembe

Hayatın tüm renklerini içinde barındıran bir gökkuşağıdır ;hayat şarkısı 37.bölüm

Ben küçüklüğümden beri telvizyonlarla ilgili işlerde çalışmak istemiştim.Ama malesef şartlar buna imkan vermedi.İşletme okumak zorunda kaldım.Okul bitip de işler yoluna girince kendimi mutlu edecek birşey yapmak adına bu bloğu açtım.Bu sebeple tvde başlayan her işle ilgili fikir sahibi olmak adına elimden geldiğince her işe bakmaya çalışıyorum.Ama eğer benim gibi değil süre uzunluklarını da göz önüne alarak bu kadar çok dizi izlemek istemiyorsanız size hayat şarkısı izlemenizi şiddetle tavsiye ederim;çünkü içerisinde dram,romantik komedi,aile,gerilim tüm türler mevcut hiç yormayın kendinizi.Ve işin tuhaf tarafı şu diziler genelde 2.sezona hikaye ve senaryo açısından yorulmuş senaristin anlatacak şeyleri tükenmiştir artık.HAYAT ŞARKISI bu durumun çok net bir istinası olarak çoktan TÜRK TV tarihine geçti diyebiliriz.Üstelik bence 2.sezon 1.sezondan çok daha heycanlı devam ediyor.Tabi bunda mahinur ergunun şahane senaryosu ve müthiş ötesi oyunculuklar kadar yönetmen cem karcının efsane bir duruluk ve doğallıkla çektiği sahnelerinde etkisi tartışılmaz.Bölümün ilk sahnesini birçoğunuz gibi yüreğim ağzımda izledim düğme düştü düşecek diye ama korkulan olmadı.Düğmede tıpkı annesi gibi sıkı sıkı tutunmuş annesine.Hülya bunları yaşarken meleğin süheyla-bayram cevher 40.evlilik yıl dönümü yemeğinin ortasına bomba gibi düşmesinin şokunu henüz üstümüzden atmıştık ki ceren'in sebep olduğu ufak bir kaza yüzünden bebeğin düştüğünü öğrendik ama bana sorarsanız ortada bebek filan da yok.Bu sadece meleğin hüseyini yanında tutmak için kullandığı bir koz sadece.Ama hiçbir şekilde başarılı olamayacağını düşünüyorum.Hatta ilerleyen haftalarda bu konuyla ilgili olarak çok eğlenceli sahneler izleyeceğiz bence mahir zeynep hüseyin arasında.Üstelik mahirin babasından kalan miras sebebiyle zengin olacağını bunun sonucunda mahir ile zeynep arasındaki uçurumun kapanacağını düşünüyorum.Mahirle ilgili kafamda şüpheler oluşmaya başladı yavaştan yavaştan bu sadece bir teori ve umarım öyle de kalır çünkü mahir-hülya dostluğunu çok seviyorum dostken birlikte çok güzeller ama ben mahirin hülyaya karşı kendine bile itiraf edemediği duygular beslemeye başladığını düşündüm bir an umarım sadece bir yanılgı olarak kalır bu.CEM'İN ölmediğini ve hülya ve kerimin kaçırılmasının altından da cemin çıkacağını ve bu sayede kerimin gerçekleri bir şekilde öğreneeğini düşünüyorum(en azından umuyorum diyelim) ama başarışma hemen olmaz diyorum hülya kolay affetmez sanki.Bu bölümün en güzel sahnesi bana süheylanın bayram cevhere 40. evlilik yıl dönümü hediyesini verdiği sahnedir.Yazılan metne zaten diyecek söz yok.Ama şunu söylemeden geçmeyi haksızlık sayarım TANYAÇ AYAYDIN'IN metni seslendirirken kullandığı ses tonu, mimikleri,vurguları oyunculuk dersi niteliğndeydi benim için.Çok kıymetli sahne hatta en güzellerinden bana göre heycanla yeni bölümü beklerken yazana, çekene oynayana kocaman alkış

8 Ocak 2017 Pazar

BİTİMİNE 2 HAFTADAN AZ KALA MASALLARIN EN GÜZELİ -KİRALIK AŞK

Ben iyi bir tv izleyicisi olduğumu düşünürüm kendi adıma.Bir proje başladığında aşağı yukarı nereyi gideceğini,ne kadar süreceğini kesirebilirim çoğu zaman da yanılmam.O MEŞHUR tanıtım çıktığnda işte bu senenin favori dizisi dedim.Ki öylede oldu hepimiz cuma akşamlarını iple çeker oldu.Hiç abartmıyorum ilk bölüm yayını bittikten sonra ilk bölümü başa sarıp sarıp defalarca izledim.Hala şunu savunuyorum kiralık aşk'ın ilk 10 bölümü ülkemizde izlediğimiz romantik komedi türündeki diziler arasında en iyi senaryoya sahip iş ben hala canım sıkkınsa açıp izliyorum eski bölümleri çok iyi geliyor size de tavsiye ederim.Replikler oyunculuklar sıcacık son derece bizden sanırım o yüzden çok sevdik.Sanırım ben herkesten farklı olarak ilk sezonun çok iyi dinamize edildiğini düşünüyorum birkaç sıkıntı hariç ki bunlardan en büyüğü FİKRET GALO karakteri idi bence.Yalnış anlaşılmış esas çiftin arasına giren kadın veya erkek karakterleri hiçbir zaman karşı olmadım neticede bunlar dizinin ömrünün uzaması gerekli hamlaler.Misal iz karakteri diziye girdiğinde bu o zaman için son derece yerinde ve gerekli bir hamleydi.Ama FİKRET GALO için öyle düşünmüyorum son derece gereksiz bir karakterdi üstelik bölümlerce ömerle birbirlerine ne kadar uygun olduklarını uzun uzun izledik mesela buna bence hiç ama hiç gerek yoktu.Söylediklerim yalnış anlaşılmasın elifcan ongurları severim normalde ben karaktere ısınmadım.2.sezon haberini alınca ne kadar sevindiğimi hatırlıyorumda...
2.sezonun bu kadar kısa süreceğini hiç düşünmemiştim.Seçkin Özdemir'in diziye katılımıyla hikayenin daha çok dal vereceğini düşünüyordum,ama malesef öyle olmadı.''PAMİR'' karakterinin iyi değerlendirilemediğini düşünüyorum.Misal pamir karakteri defne ve ömer cephesinde hiçbir zaman tam anlamıyla bir tehdit oluşturmadı.Ara ara sütlü çay içerken gördük sadece o kadar.Ama şunu kabul edelim seyirci olarak seyirci olarak bizde entrika seviyoruz.Dosdoğru hikayeleri olan diziler çok dayanmıyor bizde.Böyle bir durum varken kiralık aşk iyi bile dayandı.Şu bir gerçek ki kiralık aşk herşeye rağmen unutulmazlardan biri oldu her karakteriyle.Ben mahalle ortamını şirket ortamını ayrı özleyeceğim.DEFNE VE ÖMER ikilisinden en çok ÖMER-SİNAN DEFNE-İSO NERİMAN-KORİŞ dostluğunu izlemeyi özleyeceğim.KİRALIK AŞK'TA en ufak emeği olan ismini bilip bilmediğimiz başta şahane oyuncular,teknik ekip herkesin yolu çok açık olsun herşey için teşekkürler.Yeni projeleri heyecan ve merak içinde bekliyorum

3 Ocak 2017 Salı

ADI YETER SALI AKŞAMLARIMIZIN NEŞESİ:BAYRAM CEVHER-HAYAT ŞARKISI ÖZEL

AHMET MÜMTAZ TAYLAN'IN muhteşem oyunculuğuyla tanışmam 2004 senesinde ''SAHRA'' oldu.Sonrasında içinde bulunduğu projeleride büyük bir keyif içinde izledim ama ne yalan söyleyim benim de favorim birçoğunuz gibi hayat şarkısı.Bayram bitanedir bitane.Tam bir TÜRK aile babası.Sanki bayram cevher karakteri bir kıyafetmiş de tam olarak AHMET MÜMTAZ TAYLAN'IN üzerine diklmiş öyle şahane görünüyor.Dizinin ilk başında daha sert bir karakterdi sonra güzel kalbini gördük.Hülyanın içindeki baba şefkatinden yoksun kız çocuğuna baba oldu.Her bölüm bizi hem şaşırtıyor. hem güldürüyor.İzlerken en çok eğlendiğim karakterler arasında.Çocuklarıyla arasındaki ilşki bambaşka hem bir otarite figürü hem de çok çılgın bir arkadaş.Bir de tabi CEVHER evde yenen meşhur akşam yemekleri ve sabah kahvaltıları var.Bayram cevher tabiatı gereği sürekli acıkan ama evdeki olaylardan dolayı bir türlü rahat yemek yiyemeyen bir karakter çok üzülüyoruz ona :) heycanla yeni bölümleri beklerken bir kez daha ÇOK YAŞA AHMET MÜMTAZ TAYLAN ÇOK YAŞA BAYRAM CEVHER.Sevgili senaristimiz mahinur ergun' a da teşekkürü bir borç biliriz.