27 Eylül 2017 Çarşamba

Affedici olmak-DOLUNAY 13.Bölüm

Dün akşam 13. kez Dolunay çıktı star.Her hafta bir önceki haftadan çok daha parlak ve ışıl ışıl olur.Öyle ki izlerken gözümü alamıyorum.Açıkca söylemek genel itibariyle bölümü beğendim.Ama izlerken beni rahatsız bir durumu da söylemeden geçersem haksızlık olur,hiçbir sahnede şaşırmadım.Özellikle Nazlı ve Ferit' için söylüyorum.Ufak çaplı da dizinin akıcılığını arttırma açısından minik bir ters köşe olma durumu şahane olurdu.Tamam biliyoruz,''Ferit Aslan'' prensiplerine sıkı sıkıya bağlı hatta yer yer takıntı da bir adam ama bu kadar zaman içerisinde adına ''Aşk'' denilen o mucizevi duygunun bırazcık da köşeli taraflarını törpülemiş olmasını beklerdim.Ama ne yazık ki kişliğnde ufak bir değişime sebep olmamış.Aksine en savunmasız olduğu yerden kalbinden yaralanmak onu da daha hırçın birisi yaptı.Ve olayı restorantı kapatma kararı almaya kadar götürdü.Ferit'in evine giden zarf olayında kimin parmağı olduğunda yanılmamış olmaktan mutsuzum.Deniz ve Ferit kardeş gibi büyütülmüş iki karakter ve şahsen  aralarında derin bağlar bulunan bu iki karakterin, abi- kardeş ilişkilerinin uçurumdan yuvarlandığını görmek hangi sebeple olursa olsun adeta uçurumdan aşağı yuvarlandığın görmek beni üzüyor.Üstelik artık aralarındaki durum sessiz savaş olmaktan çıkıp deyim tam yerinde ikisini gırtlak gırtlağa getirecek noktaya geldi.Bunun olacağından pek emin değilim lakin Deniz'in bence bir nebze aklı selim davranıp geri doğru bir atmasının zamanı çoktan geldi.Ferit'in gerçekleri öğrenmesinin ardından Asuman'ın Demet'i hiç vakit kaybetmeden harcayacağını biliyordum elbette sadece bunun bu kadar çabuk olabileceğini düşünmemiş.Yanılmışım Asuman'ın  ilk işi bu oldu oysaki.Asuman'ın hamlesi Hakan'ın içindeki küçücük iyilik kırıntısını da çöpe attığı andı sanki.Artık Hakan HERKES için eskisinden de daha büyük tehlike.Hedefindeki ilk isim de bence şüphesiz Ferit olur.Tüm aksilikere rağmen bence güzel bölümdü.EMEKLERE SAĞLIK.

26 Eylül 2017 Salı

İnadına Yaşamak Söz.14.bölüm

Söz'ü izlerken her hafta milli duygularım daha bir kabarıyor.Söz'ü bizim için bu denli değerli kılan şey de bu bence.Aslında hiç de yabancı olmadığımız bir hikayeyi,''Biz''i anlatıyor.Özellikle timdeki askerlerin her biri karakterleri oya gibi işlenmiş sanki.Sahneleri izlerken samimiyetten ötürü insanın kalbi ısınıyor,kimi zaman yüzünde küçük bir tebessüm, kimi zaman da gözünde bir damla yaş olarak beliriveriyor.Dün akşamki bölüme gelirsek;daha ilk sahne itibariyle beni bölüm öyle bir içine aldı ki izlerken bir saniye bile gözümü kırpmadan izledim.Yavuz daha gördüğü ilk dakikadan Büyük Bey'den hiç hoşlanmadı.Eğer geçen haftaki bölüm yorumumda bahsetmiş olduğum gibi Yavuz ile ilgili olarak geçmişten gelen bir hesabı varsa ki bence öyle elindeki yüzük Büyük Bey'i ele verecek.Bana göre bölümün en can alıcı sahnesi bu hafta Feyzullah ve Mücahit geldi.Şehit ailesinin gözlerinin açılması için aralarında para toplamaya çalışmaları çok anlamlıydı.Mücahit karakteri zaten çok değişik kişilik özelliklerine bir karakter bir de üstüne Görkem Sevindik'in olağanüstü oyunculuk performansı eklenince karakter adeta parlıyor.Sezon finalinde bir yaprak misali ayrı ayrı yerlere savrulmuş halde bıraktığımız çiftlerimizden Ateş ve Nazlı cephesinde bu hafta Kuzey'den gelen ve oldukça sert esen kıskançlık rüzgarları etkili oldu. :) Şaka bir yana Ateş'in kıskanınca ciddi manada gözü dönüyormuş,onu öğrenmiş olduk.İlişkileri gerçekten başladığında neler düşünemiyorum ama benim tanıdığım Nazlı,Ateş'in son hamlesinin acısını çok fena çıkarır.Yavuz'un ani ama bence bir o kadar da samimi evlilik teklifine gelince ben çok planlı programlı tekliflerden daha ziyade böyle anlık teklifleri daha gerçekçi ve samimi bulduğumdan ben çok beğendim.Artık ikisi için de yepyeni bir dönem başlıyor.İzlemesi bundan sonra çok keyifli olacak.Küçük bir dip not lütfen bu defa Fatma ve Ali Haydar bebeklerini sağlıkla kucaklarına alsınlar.Emeklere Sağlık.TÜM ŞEHİTLERİMİZE, MİNNET VE SAYGIYLA...

21 Eylül 2017 Perşembe

EKSİK KALAN-NO 309 60.BÖLÜM

 Kısa bir molanın ardından No:309 dün akşam itibariyle sezona şahane bir başlangıç yaptı.Sezon finali son sahnesinde,iki ayrı son sahne vardı bana göre.Bir tarafta Yıldırım'ın Lale'nin doğum günü için gelmesi ile ailenin yaşadığı büyük şok,diğer tarafta tam da yeni bir düzen kurduğunu düşünürken, karşısına ''Baba'' diye çıkan küçük bir kız çocuğu.Üstelik geçmişinden gelen istenmeyen bir misafir ile birlikte.Hangisinin durumu daha zor bilemedim.İlk bölümlerden bu yana sıklıkla dile getirilen Lale'nin ''Baba'' yarası artık hepimizin malumu.Yıldırım'ın gelmesi ile birlikte Lale'nin kalbindeki en derin yarası artık kabuk bağlamaya başlar diye düşünüyorum.Tabi ki yaşanamamış,yaşanmamış hatıraların üzerinden atlayıp devam edebilmek hiç kolay değil,ama en azından geçmişe takılıp kalmadan yaşamaya etmek için önemli bir adım.Yeni sezon için Yıldırım-Songül çatışması şahane  bir atak olmuş.Sumru Yavrucuk ve Erdal Özyağcıları Yabancı Damat'tan yaklaşık 10 yıl sonra yeniden bir arada görmek muazzamdı.Bu iki usta oyuncuyu yıllar sonra tekrar bir araya getirenlere sonsuz teşekkürler.Onur cephesinde olanlara gelirsek eğer;ben çoğu seyirden biraz farklı düşünüyorum aslına bakarsanız,Özge karakterinin diziye girmiş olması bana göre yapılmış gereksiz bir hamle değil sonuç itibariyle Lale ve Onur cephesinde olayların devam edebilmesi için başka bir karaktere ihtiyaç vardı.Bu hareketliliği salacak bana göre en iyi aday da Onur ile geçmişten gelen bir hikayeleri olması dolayısıya Özge olurdu.Beraberinde bir de çocukla gelmiş olması durumu Lale açısından bakıldığında olayları daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor.Fikrimi sorsanız eğer Duru'nun Onur'un kızı olduğunu da düşünmüyorum o ayrı bir konu da bence tüm bu olanlar ya tek başına Özge'nin yada Erol-Betül ve Özge üçlüsünün planı.Bu noktada beni rahatsız eden durum şu oldu.Özellikle dün akşam izlediğimiz bölümde Onur'un yaşanılanlara rağmen halen daha Özge'yi içinden söküp atamadığını bir türlü unutamadığını hissettim.Sadece bende mi oluştu bu his bilemiyorum ancak gözümü çok rahatsız etti bu durum.Küçük pürüzlere rağmen oldukça keyifli bir bölüm izledik emeklere sağlık.

20 Eylül 2017 Çarşamba

Aşk Havası-DOLUNAY 12.bölüm

Ferit'in restorant hamlesi yayımlanan bölümler içerisinde beni en çok olaylardan biriydi.Restorantın diğer ortağının Deniz çıkmasını beklerken Ferit'i görünce Nazlı gibi hepimiz küçük çaplı bir şok yaşadık.Birbirlerinden siyah ve beyaz kadar keskin ve net farkları olan Nazlı ve Ferit açısından aynı iş yerinin ortağı olmak;beraberinde inatlaşmalarından kaynaklanan komik anlar getirdi.Ancak İnatlaşmak dediğiniz duyguda diğer tüm duygular gibi Aşk'ın karşısında aciz kalıyor.Kalp de Karşılıklı iki duygunun savaşması halinde eninde sonunda,her ne yaşanırsa yaşansın kazanan hep Aşk olur.Adına Aşk dediğimiz bu muazzam duygunun,içine kalbin sahibinin köşeli taraflarını törpülemek gibi güzel bir huyu da vardır.Baktığınız zaman bu durumun canlı bir örneği olarak ''Ferit Aslan'' karakterini tereddütsüz verebiliriz bence.On iki hafta gibi kısa bir sürede karakterdeki değişimler azımsanmayacak kadar çok,bambaşka biri oldu sanki.Ferit'in restorant ortaklığı haberi dalga dalga yayılırken tahmin edebileceğiniz üzere bu konuda en sert tepkiyi, Demet ve Deniz verdi.Ki Demet ve Deniz ikilisinin şimdiye kadar yaptıklarını düşünürsek bundan sonraki süreç için Nazlı ve Ferit ilişkisi açısından daha büyük tehlike olacağını söylemek hiç de zor olmaz.Hakan'dan neden bahsetmiyorsun?Dediğinizi duyar gibiyim.Hemen söyleyeyim.Çünkü izlediğim sahnelerden sonra  artık onu kötü olarak bile görmüyorum.Benim gözümde kötülükte bir seviye daha atlayarak işi pisikoplığa kadar götürdü.Gerçekleri tamamıyla öğrendikten sonra Demet'e yapabileceklerinin küçük çaplı bir provasını izledik sanki.Deniz cephesinde yaşanlara gelirsek eğer;zaten varlığını bildiği şeyleri,kendi gözleriyle görmek saklamaya çalıştığı öfkesini bileyerek daha keskin bir hale getirdi.Öyle ki ben Ferit'e giden o kargonun Demet aracılığı ile Deniz tarafından gönderilmiş olabileceğini düşünüyorum.Demet Hakan faktörü yüzünden kendi göndermemiştir.Ama burda asıl önemli olan Ferit'in öğrendiği olay karşısında vereceği tepki.Benim fikrimi sorsanız pek iyimser değilim.Ferit'in öğrendiklerinden sonra kısa sürede olsa ''buz adamlığa'' geri döneceğini düşünüyorum.Ama ters köşe olmayı çok isterim o ayrı.Keyifli bir bölüm izledik.Emeklere sağlık.

19 Eylül 2017 Salı

Ya hepimiz yada hiçbirimiz-Söz 13.BÖLÜM

Dizilerin sezon finallerinde çoğunlukla ana karakterlerden birini türlü felaketlerle  boğuşur halde bırakıp gideriz yeni sezon ilk bölümüne.Yeni sezon ilk bölümde ise karakterin içinde bulunduğu o faleketten(boğulma,uçurumdan düşme,vurulma vs) kurtulabilme çabalarını izleriz.Ki bu durum en az bir,iki bölüm sürer.Geçen sezon ben sezon finali ile en fazla şaşırtan dizi Söz olduğu gibi aslına bakarsanız yeni sezon ilk bölüm için bu anlamda değişen pek birşey olmadı.Yine tüm bölümü yüzümde binbir çeşit şaşkınlık ifadeleriyle izledim.Timin dağılmasının ardından ekibin her bir üyesinin Askeri Düzen dışındaki hayata alışmaya çalışırken yaşadıkları duygusal iniş çıkışlar adeta sudan çıkmış balık halleri son derece gerçekciydi.Gerçekten o kadar düzenli yaşamaya alışmış birisi sivil hayata kolay uyum sağlayamaz.Timin Yavuz'u ziyarete gitmesi,bana göre ekibin yeniden bir araya gelebilmesi için fitili ateşleyen unsur oldu bana göre.Ekibin içinde bir tutam sitem ile birlikte Yavuz'a söyledikleri,Yavuz'un onlara ders niteliğinde cevabı çok anlamlıydı.İnsanları da iyi tanımak için onlara belirli mesafeden önyargı ile değil,yakından bakmak lazım.O sahne bize bunu bu durumu bir kez daha hatırlattı.Timin yeniden göreve dönmesindeki küçük çaplı sınavın kahramanı Yüzbaşı Songül yeni sezonun en süprizli karakteriydi.Aşk var mı derseniz?Hemen cevap vereyim.En az tim kadar çiftlerimizi izlemeyi de özlemişim.Fatmanur-Hafız hariç neredeyse tüm çiftlerimiz için deniz bıraktığımızdan çok daha dalgalı bir hal almış durumda.Hele ki Yavuz ve Bahar açısından işler daha da sarpa saracak gibi hissettim.Özellikle de son sahneyi izledikten sonra.Benim bu konuyla alakalı olarak iki tahminim var:Birincisi Bahar o aile tarafından evlt edinilmiş olabilir ancak Büyük Bey(CİHAN ÜNAL ) Yavuz'un öz babası olabilir.İkincisi Yavuz'un annesininin katili Büyük Bey.Her iki durumda Yavuz ve Bahar ilişkisi açısısından zorlu bir sınav olur.Bakalım hangi tahmin doğru izleyip göreceğiz.Değişen jenerik temasıyla alakalı haddim olmayarak bir,iki cümle kurmak isterim.Atakan Ilgazdağ'ın hepimizin malumu üstüne Moscow Bow Tie Orchestra ile işbirliği ortaya şahane bir sanat eseri çıkarmış.Kısacası iğneden ,ipliğe kadar ince ince çalışılmış,her sahnesi ayrı özen ve emek kokan şahane bir bölümdü.EMEKLERE SAĞLIK.

15 Eylül 2017 Cuma

Umut Çiçekleri-Ateşböceği 11.bölüm

İnsanın kalbi zaman içerisinde sevdiğinin kalbine benzer.İki insan aynı yolda yüremeye devam ettikçe zamanla birbirlerinin köşeli taraflarını törpüleyip daha ılımlı insanlar haline getirirler.Aslı ve Barış için de durum tam manasıyla bundan ibaret.Aslı karakterinde ilk bölümlerden bu yana bu değişiklikler birkaç konu haricinde gözle görülmezken,Barış karakterinde çok daha belirgin.Barış yayımlanlanan bölümler içerisindeki tutum ve davranışlarındaki değişimler hepimizin malumu.11. bölüme kadar geçen sürede Barış'ın kıskanç hallerini çeşitli sebeplerle görme şansımız olmuştu.Ancak Aslı'nın kıskanç hali ile hiç tanışamamıştık.Ta ki Barış'ın teyzesi baloda Barış ve Aslı'yı samimi bir şekilde görüne kadar.Artık kafasında yarattığı ve İlayda'ya başarı ile empoze ettiği Barış ve İlayda birlikteliği için tehlike çanlarının son derece şiddetli çalmaya başladığının farkına vardı.Ve Veli Güldüren olayına zekice bir hamle ile İLAYDA'YI dahil etti.Aslına bakarsanız ben bu durumun Barış ve Aslı'nın hem kendi duyguları ile hem de birbirlerinin duyguları ile yüzleşmeleri açısından çok iyi olduğunu düşünüyorum.Çünkü bana göre asla saplantılı olmamak şartı ile birini ne kadar çok sever,o kadar çok kıskanır.''Aşk insanı değiştirir''Peki kıskançlık ne yapar,daha doğru soru Neler yaptırır?Dün akşam ki bölümde bunu örnekleriyle birlikte gördük.İlayda'nın Aslı'nın damarına basmak amacıyla yaptığı her hareket sonrasında Aslı'nın içinden Dağ Aslanı değil, panter çıktı adeta.Hep söylerim hiçbir kimse nedensiz iyi ve kötü olmaz.Kötü insanların geçmişine özellikle de çocukluk yıllarını da baktığınızda ailesi ve sevdikleri tarafından sevgisiz bırakıldığını görürsünüz.Çünkü, sevgi de öğrenirilen bir duygudur.İlayda'nın içindeki onu rahat bırakmayan kötülüğün sebebi de aslında bu.Ama Hakan ona gibi gelecek ve kalbini temizleyecek bence.Son sahnede bir anda romantik komedi türünden gerilim türüne ışık hızıyla geçildi.Emrah'ın Aslı'yı kaçırması,bence çiftimiz arasındaki engelleri en azından bir süre kaldırır diye düşünüyorum.Karşıklı Aşk itirafı gibi misal.Bakalım.İzleyip,Göreceğiz.EMEKLERE SAĞLIK.ÖNEMLİ DUYURU.BUNDAN BÖYLE ATEŞBÖCEĞİ 24 EYLÜL PAZAR GÜNÜNE UÇUYOR...

13 Eylül 2017 Çarşamba

Varmısın İddiaya-Dolumay 11.bölüm

İkili ilişkiler özellikle de Aşk bazen çeşitli nedenler o yüzden gelgitleri de beraberinde getirir.İlişkinin geçirdiği bu zorlu sınavlar daha da sağlamlaşarak yıllara yayılmasını sağlar.İki insan ilişki boyunca geçirdikleri bu gelgitler,zorlu aşamalar sayesinde daha iyi tanır birbirini ve her geçen gün daha çok sever.İşte Ferit ve Nazlı'nın ilişkisi açısından da az önce bahsettiğim gelgitlerin en net olanlarından birtanesini dün akşam izlediğimiz(ki bence şimdiye kadar yayınlamlanan bölümler içerisinde en şahane olanı) bölümde gördük.Aslında ikilinin arasında yaşanan bu gelgitlerin başrolünde hepimizin bildiği üzere artık hastalıklı bir hal almaya başladığını düşündüğüm Deniz var.Attığı her bir adım bir öncekinden daha sert ve keskin.Ferit'e sessiz savaş açtı adeta.Bana göre sırf Nazlı'yı yanında tutmak adına bu bölümde Alya'dan öğrendiği sırrı kullanacak ilerleyen bölümlerde.Deniz ile ilgili bir diğer tezim de şu ki;Nazlı ve Ferit ilişkiye doğru tam da net bir adım atmışken,bildiği bu sırrı ifşa ederek Nazlı ve Ferit'in arasındaki bağa kolay kolay tamir edilemeyecek olan ağır hasarlar vermek olur.Benim fikrimi sorsanız eğer ikinci seçenek,hem akla hem Deniz'in içinde bulunduğu çok daha uygun.Ama bu konu hakkında kesin yargılara varmadan ilerleyen bölümleri görmek taraftarıyım.Bu bölümde izlediğimiz sahneler içinde Sapanca sahneleri çiftimizin ilerleyen bölümlerdeki potansiyelini göstermesi açısından ayrı bir anlama sahip.Deniz aralarına girmediği vakit eğlenceli ve rengarenk bir çift olabildiklerini gördük.Bölümlerin ileleyebilmesi ve çiftimizin arasındaki çatışma bakımından Deniz karakterinin vazgeçilmez olduğunu biliyorum.Ancak karakterin durduğu çizgiyi çok iyi ayarlamak lazım.Çünkü; şuan iticilikle ilgili sınıra son derece yakın,sakın yalnış anlaşılmasın,HAKAN KURTAŞ'IN oyunculuğu ile ilgili en ufak sıkıntım yok.Benim sorunum karakterdeki gözümü rahatsız eden sivrilikler.Ve gelelim bölümün mükemmel son sahnesine.Ters köşe nedir?Sorusuna tek başına cevaptı benim için.Ferit'in mekana giriş anındaki coolluğuna karşın Nazlı'nın şaşkın ama bir o kadar da mutlu hali,EN iyi dizi sahneleri listesinde şimdiden yeriini aldı benim için.OLAĞANÜSTÜ bir bölüm izledil bence emeklere sağlık.

8 Eylül 2017 Cuma

AŞK HERŞEYİ AFFEDER Mİ?-ATEŞBÖCEĞİ 10.BÖLÜM

Bir diziyi izlenebilir kılan etkenler arasında en önemli olanları, iyi bir senaryo ve oyunculuk kabileyeti yüksek oyunculardır.Bu iki unsuru sağlam olan işler uzun süre ekrandaki yolculuğuna devam edebiliyor.Sanırım Ateşböceği'nin de başarısının sırrı tam olarak bu.Kazaya Hakan'nın sebep olduğunu öğrenmemiz senaryonun gidişatı ve Aslı ve Barış arasındaki çatışmanın kuvvetli olması açısından son derece akıllıca bir hamleydi.Diziye nefes aldırdı,heyecan getirdi.Dünkü bölüme gelirsek eğer;çok açık şekilde söylüyorum ki yayımlanan bölümler içerisinde benim en beğendiğim bölümdü.Hikaye bir an olsun durağanlaşmadı,su misali aktı.Veli Güldüren tehlikesinin mahalleli için yaratacağı tehlikeyi düşünen Aslı'nın kısa süreliğine de olsa Barış'a olan kızgınlığını rafa kaldırması,ikisinin arasındaki buzları eritmekle kalmayıp aşık ve bir o kadar çılgın ikilimizi sonunun güzel yerlere varacağını düşündüğüm,bol aksiyonlu bir maceranın tam da ortasına attı.Girdikleri bu macera Barış'ın şahane fikirleriyle birlikte beraberinde Aslı'nın hayallerine olan özlemini bir kez daha gün yüzüne çıkardı.Dizimizin bir diğer eğlence dozu oldukça yüksek çiftimiz olan İlayda ve Hakan'a.Hakan cephesindeki durumlar hepimizin malumu zaten ama benim için burada asıl önemli olan İlayda cephesinde de işlerin yavaş yavaş tersine dönmesiydi.Her ne kadar İlayda şuan için bunu kendine itiraf edemese de bence ateş bacayı çoktan sardı.İlayda ve Hakan zıtlıklardan beslenen çok tatlı bir çift oldular bence.Benim asıl merak ettiğim konu,Cavidan ve Sıdıka'nın bu ilşki bilinir olduktan sonra takınacağı tutum ve davranış Önümüzdeki bölümleri merak ve heyecanla bekliyorum.Olağanüstü bir bölüm izledik.Emeklere sağlık.

7 Eylül 2017 Perşembe

Zincirlerinden Kurtul(abilmek)-DOLUNAY 10.BÖLÜM

Bu bölüm ile birlikte Dolunay'da keskin bir virajın dönüldüğünü düşünüyorum.Nazlı'nın istifa hamlesi Deniz ve Ferit arasındaki gittikçe yükselen gerginlik soyut olmaktan çıkıp,somutlaştı sanki.İkisi de birbirinden inatçı olan karakterlerimiz tabiki nitekim öyle de oldu.Nazlı'nın Ferit tatafından beklenilmeyen istifa hamlesine karşılık,Ferit de son derece zekice bir hamle yaparak istifa hamlesini öne sürdü.Ferit'in tek başına bu haraketi bile Nazlı'ya karşı hissettiği duygunun büyüklüğünü gösterdi.Nazlı'nın sınırlarını bu biçimde zorladığında dayanamıp gerçekleri anlatacağını düşündü ama nafile.Ancak bence.Nazlı cephesinde ise durumlar giderek daha karmaşık bir hal alıyor.Düşünsenize bir yol var,yolun iki ucunda da sevdiğin biri.Hangi tarafı yönelirsen diğer tarafta olanı arkanda bırakmak zorunda kalacaksın.Ben izlerken,'' NAZLI zor bir durum içerisinde diye iç geçirdiğim sırada''diye iç geçirdiğim sırada Ferit'in sözleşmeyi yırtması Dolunay'ın bundan sonraki hikayesinde köklü değişikler yapabilecek bir hamleydi.Nazlı'nın restoranta ortak olmak adına ihtiyaç duyduğu parayı bir şekilde Deniz'den alma ihtimalini düşünmek istemiyorum.Mümkense bu tarz sahneler izlemeyelim.Zaten bu bölüm itibariyle Deniz'de tam da onun istediği gibi,Hakan'ın yörüngesine girdi.Ferit'in işi bundan sonra çok daha zor olacak.Son olarak Fatoş Engin ilşkisi hakkında birşey söylemek isterim.Engin ve Fatoş görsel manada iyi bir resim olabilir;fakat karakterler olaylara verdikleri tepkiler dahil olmak üzere birçok konuda o kadar farklılar ki şahsen ben onları değil bir ilşkide bir fotograf karesinde bile yan yana hayal edemiyorum.Bu sebeple benim gözümde Fatoş ve Tarık çok başka bir yerde ve hep öyle kalacak.En kısa Ferit ve Nazlı ilşkisinde aşama kayıt edilmesini dileyerek yazımı noktalıyorum.Emeklere sağlık.