17 Temmuz 2019 Çarşamba

SEVEN KALPLER BİRBİRİNE EZELDEN AŞİNADIR-ERKENCİ KUŞ 48.BÖLÜM

Her birimizin zaman zaman istediği bir şeydir,bazı anları unutmak.Uzaktan bakıldığında o an için büyük bir konfor olan bu durum,ete kemiğe bürünüp;çözülmesi gereken bir sorun yumağı halinde hayatın tam ortasına düştüğünde,bu tecrübenin yıkıcılığını anlarız.Çünkü,kötü hissettiğmiz anlarda her ne kadar aksini söylersek de bizi var eden şeyler,iyi veya kötü anılar toplamıdır.Onlar,gittiğinde kocaman, karanlık bir boşluğun içine düşeriz.Ve bana kalırsa, bir insan için yaşaması en ağır sınav böyle bir durumun ortasında kalmak.İnsan yaşadığı her saniyenin kıymetini bilmeli.Çok sıklıkla söylenilen bir cümle. Ama, iş sözcüklerden çıkıp;uygulamaya dönüldüğü vakit işler hiç de öyle olmuyor maalesef.Zirâ, çoğu zaman hem kendimize hem sevdiğimiz insanlara karşı alabildiğine hoyratız.Sanki, yaşadığımız mutlu sonsuzmuş gibi.Ancak,ne yazık ki öyle değil.Bazen bir an geliyor ve o mutlu an, bir bıçakla kesilmiş kadar keskin bir şekilde yok olup gidiyor.Sonrası derin bir belirsizlik...
Can'ın hafıza kaybı nedeniyle,48.bölüm itibarriyle hikayeyi kısa bir süreliğine en başa sardık.Bu durum elbette Can'dan sonra en fazla Sanem'i yaraladı.Neticede sevdiiği adam,bir anda binlerce km uzağına düştü.Tabii ki burada bahsettiğim uzaklık mesafesel değil.Ancak,Sanem'in yaşadığı bu yalnızlık hissi,mesafesel uzaklıktan çok daha yaralıyıcı.Fiziki mesafeler bir şekilde kapanır da duygusal mesafeler için bunu söylemek ne yazık ki mümkün olmayabiliyor.Hiç şüphe yok ki bu süreç,Sanem için olduğu kadar, Can için de sancılı geçti.Anılarının bir kısmının elinde kayıp gitmesi her insan için büyük travmalar ve dengesizlikler yaratır.Bunu çok net gördük.Bu sebeple bir kısım seyirci gibi,''Can Divit'' karakterinin davranışlarını anormal bulanlardan değilim.Bence her şey son derece dozunda ve olması gerektiği gibiydi.Sanem'in çabası,Can'a ilaç oldu.Gerçek aşk,tam olarak böyle bir şey galiba.SİZ NE DERSİNİZ?Emeklere sağlık.

10 Temmuz 2019 Çarşamba

SEVMEK ÖZGÜRLEŞTİRİR.ERKENCİ KUŞ 47.BÖLÜM

Bizi,bugün olduğumuz insan dönüştüren unsurlar;sahip olduğumuz anlar,alışkanlıklarımız ve en önemlisi yaşam tarzımızdır.Bu unsurlardan herhangi birinden dahi sevdiğimiz insan için vazgeçtiğimizde günden güne eksilir,paramparça oluruz.Oysa, aşk bu derece ağır bir tutsaklık değil;tam aksi sonsuz özgürlüktür.Bu sebeptendir,yeryüzünde milyarlarca insan varken tek bir ruh eşimiz olması.Ruh eşimiz olan insan ile bir aşkın mutluluklarına da,hüznüne de ortak olmayı göze alabilmek bir insanın gösterebileceği en net cesaret örneğidir bana göre.Zirâ tüm bu duygu karmaşası bir yana kimi zaman kendi duvarlarınızı yıkıp;canınızı çok acıtacağını bile onu gönül kafesinizden çıkarmaktır.Çünkü, gerçek aşk içinde vazgeçebilme cesaretini de barındır.Bu yüzden iki kalp özgürlüklerini bir kenara atmadan ve özel alanları ihlal etmeden de sevebilir birbirini.Ne yalan söyleyeyim,bu tip ilşkiler bana hem daha sağlıklı hem daha gerçek geliyor.Çünkü zaten aşk kapıyı çaldığı vakit,sevdiğine kalbinin kapılarını  tüm iyi ve kötü özelliklerini göze alıp açıyorsun.Sonrasında onu değiştirmeye çalışmak,ikiyüzlülüğün zirvesi bence.Buradan yola çıkıp şunu söylemek isterim ki;Sanem'in,Can'a yapmış olduğu jest gerçekten çok anlamlıydı.Her mutsuzluğun sonunda,mutluluğa açılan bir kapı vardır.Can ve Sanem'i bu derece mutlu görmeyi özlemiştik.Kendi adıma bölüme bayıldım.
Son sahneye gelirsek eğer;özellikle sahne akışı,oyunculuklar renk ve doku itıbariyle muazzamdı.Ancak her şey bir tarafa verdiği mesaj çok anlamlıydı.İnsanoğlu,ölümlü olduğunu bilerek yaşama tutunan tek canlı.Yaşadığımız her saniye bize verilmi bir hediye.Bu gerçeği iliklerimize kadar hissetmemize rağmen;çoğu zaman hem sevdiklerimizi hemde kendimizi paramparça ediyoruz.Oysa hayat anlık ve bir saniye sonrasının gerçekten garantisi yok.Hayatımızda yer alıp;birlikte nefes aldığımız insanların kıymetini bilmek çok önemli.Emeklere Sağlık.Sevdiklemizin kıymetini bilmek dileğiyle...

3 Temmuz 2019 Çarşamba

RUH EŞİNİ BULMAKTIR AŞK-ERKENCİ KUŞ 46.BÖLÜM

İnsan hayatı boyunca, birçok kişi ile türlü ilşkiler kurar.Bu ilişki biçimleri bazen uzun,bazen de kısa süreli olur.Ancak,bazı insanlarla yaşadığımız ilişkiler;hayatımız için milat olur.Hayatımızda yeni bir dönemi başlatır.Kalbimizin kapılarından içeri girdiği ilk andan itibaren iklimi değiştirir,ilkbaharı getirir.Yaşanan her aşk gibi;Can ve Sanem'in aşkı da zorlu sınavlarla ve engellerle doluydu.Ama, günün sonunda bu aşkı büyüleyici ve masalsı kılan etkenlerin başında, Can ve Sanem'in tarifsiz uyumunun yanında,bu engeller ve zorluklarda geliyor.Her aşk,sınavlarıyla gelir ve sınandıkça güçlenir.Ve ancak bu zorlu sınavlardan geçen aşıklar gerçek anlamda ruh eşi olur.Can ve Sanem'in aşkı 46.bölüm boyunca kaç kez sınandı,kaç kez parçalanıp yeniden birleştiler.Sonunda yine AŞK kazandı.46. bölüm en özel ve en komik bölümlerdem biriydi.Komedisi ve duygusu yerli yerindeydi.Can ve Sanem'in tüm inatlaşmalarına birbirleri için değişmeye ne kadar hevesli olduklarını görmek müthişti.Zirâ aşkta bir süre sonra sevgiler yerine egolar çarpışmaya başlıyor.Kalpler ise birbirine yuva olmaktan çıkıp;ne yazık ki savaş meydanına dönüyor.Bu durum sonucunda da o,dilden dile masal misali aşk,önce cansızlaşır,sonra da yok olur.Elbette ki her bireyin kendine has bir duruşu ve tarzı vardır ve bunu değiştirmek istemeyebilir.Bu son derece normal bir durum.Ancak ben kendimce bireyin önce kendi isteği doğrultusunda,ve daha sonra da sevdiği için ufak çaplı değişmeleri göze alması bile büyük cesaret.Bu bölümden çıkardığım en net sonuç 47.bölümün çok daha enerjik ve güzel olacağı..
.
Bu bölümün tartışmasız en şahane sahnelerinden bir tanesi de nihayet,''YİĞİT'' karakterinin maskesinin nihayet düştüğü o muazzam sahneydi.Bir hikayenin devamı için iyi karakterler kadar kötü karakterlere de ihtiyaç var elbette.Bir izleyici olarak bu karakterlerinde belli sınırlar dahilinde kalması taraftarıyım.Zirâ bazen izlemek çok yorucu olabiliyor bu tarz karakterleri.Yiğit'in maskesinin düşmesi ile birlikte Can ve Sanem arasındaki buzlar da eridi.Özellikle son sahneyi büyük bir hayranlıkla izledim,emeklere sağlık.