27 Temmuz 2017 Perşembe

Mutluluk Ve Hüzün Bir Aynanın İki Yüzü Gibidir Ateşbòceği 5.bölüm

Zamanın su misali akıp, giderken insanlar olarak biz de onun iplerinden olabildiğince tutmaya çalışırız çoğu zaman. Bu herşeyi kontrol altında tutabileceğimize olan inancımız, beraberinde birçok konuda hırslı olmayı da getirir. Ancak yaşacağınız bir tek duygu, sizi yeniden kendiniz ile tanıştırıp, sınırlarınızı görmenizi sağlar, ki sırf bu yönüyle bile insanoğluna bahşedilen en muhteşem duygu olduğunu düşünüyorum. İşte Ateşböceği'nde 5.bölüm itibariyle durum tam da bundan ibaret. Sayelerinde ''Aşk"ile yeniden tanıştık. Aşk insanda neleri değiştirir? Aslı ve Barış ilişkisinde Aşk gibi uzun ama bir o kadar da huzur dolu bu yolculuktaki tüm aşamaları göreceğiz. Yani en azından bu bölüm boyunca ben öyle hissettim.Daha şimdiden çok eğlenceli bir çift oldular. Şuanda böyleler ise ilerleyen bölümlerde ne tür şahanelikler izleriz bu ikili arasında tahmin edemiyorum doğrusu.Bu bölüm çok daha net gördük ki Ateşböceği'nden bahsederken özel olarak üzerinde konuşulması gereken bir diğer konuda bana göre partnerler arasındaki muhteşem uyum.Bence bir dizinin uzun soluklu olmasını sağlayan şey sağlam senaryosu yanında birbiriyle uyum içinde çalışabilecek bir oyuncu kadrosuna sahip olmasıdır. Bu anlamda Ateşböceği'nin cast direktörünü alkışlamak gerek. Muhteşem bir göze sahipmiş gerçekten. Seçkin Özdemir ve Nilay Deniz karşılıklı her sahnede hem kendilerinin hem de birbirlerinin oyunculuklarını adeta bir elmas gibi parlatıyorlar. Ústelik bunu yaparken de son derece doğallar. Ateşböceği'nde izlemekten en keyif aldığım sahneler, bu bölümde sıkça gördüğümüz;Aslı'nın Barış'ı gördüğü andaki şapşik halleri, Aslı tüm kadınlar olarak bize ayna oldu bu bölüm. Gül ve Teoman konusunda sağ gösterip sol vuran senaristimize teşekkür ederiz. Bugün hafiften çıtlatılan Metin ve Handan cephesinde güzel gelişmeler olacak bence. Bu şahane bölüm için emeklere sağlık.

26 Temmuz 2017 Çarşamba

Eski Defterler-No 309 58.bölüm

Sezon finaline 1 kala No 309'da etekteki tüm taşlar son hız dökülmesi başladı dersem dogru bir tespit yapmış olurum sanırım. İzleyen herkesin malumu olduğu gibi ''özge''karakterinin ismini çoğu yerde duymuş olmamıza rağmen hakkında,enteresan bir şekilde hakkında çok az şey biliyoruz. Aslı Zengin bu vakte kadar karakterin gizemini büyük bir ustalıkla korumayı başardı. Bu nedenle seyirciler ki bu gruba bende dahilim.Özge'yi hem bu kadar merak edip ama aynı zamanda da onun yapacaklarından da bir o kadar korkuyor. Pelinsu, Lale ve Onur ilişkisi açısından hiçbir zaman gerçek manada tehdit oluşturmadı. Çünkü; Onur Pelinsu arasındaki ilişkinin boyutu asla duygusal evreye geçmedi. Lakin Özge ile ilgili durum bundan çok başka ortada kırık bir aşk hikayesinden kalma, kabuk bağlasa dahi gelmediğini düşündüğüm yaralar var sanki. Bu söylediklerim Onur'un Lale'yi sevmediğini düşündüğüm şekilde anlaşılmasın, sadece o ismi duyduğu andaki yüzünün aldığı hal beni endişelendirdi.Geçmiş dönemlerde bu biçimde yarım kalan ,bir sonu olmayan ilişkiler benim gözümde her zaman tehlikelidir. Bakalım bu durum Lale ve Onur için nasıl sonuçlar doğuracak? Eğer 2.sezon da hikaye Özge karakterinin bu ilişkiye etkileri üzerine bina edilirse ki öyle olacağını düşünüyorum. Benim en merak ettiğim konulardan bir tanesi de Lâle'nin bu konuda takıncağı tavır açıkçası.Bir de Lale''nin derinin de herkesten, hatta bazen kendinden bile gizlediği; baba mevzusu var. Sezon finalinde karakterin diziye katılımını göreceğiz. Kimin canlandırdığını görmek için ise 2.sezonu bekleyeceğiz sanırım. Yani en azından fragmandan anladığım bu. Bu şahane bölüm için emeklere sağlık. Haftaya bu sezon için son durakta buluşmak üzere...

25 Temmuz 2017 Salı

Sadece Sevmek-Dolunay 4.bölüm

Türk dizi izleyicileri olarak birbirini çekmeyen,kıskançlık gibi belirli durumlarda hastalıklı bir hal alabilen duyguları kardeşler arasında görmeye alışığız. Hatta bazı dizilerde ana hikaye kardeşler arasında oluşturulan bu çatışmanın üzerine kurulur. Ve çoğu durumda da kardeşler biri iyilik kartlarını açarken, diğeri ruhunu çoktan şeytana satmıştır. Sırf bu sebepten bu tarzda yazılan karakterlere artık şaşırmıyorum; derken karşıma "Asuman"karakteri çıktı. Ve ne yalan söyleyeyim onu izlerken kötü dediğimiz karakterlerin her birinin içinde az da olsa bir iyilik kırıntısı olduğunu gördüm. Kendi hırsları yüzünden küçücük bir çocuğun hayatı dahil olmak üzere, insan için önemli olan pek çok şeyi pazarlık konusu yapabilecek çok tehlikeli bir karakter. Nazlı'nın Asuman hakkındaki hiçbir konuya objectif bakamamasını anlıyorum. Ancak Nazlı' nın Asuman'a karşı bu derece zaaflarının olması; onu ilerleyen bölümlerde şimdiki hâlinden çok daha fazla zorlayacak gibi hissettim. Òzellikle de Ferit ile olan ilişkisi bakımından.Zaten Demet'in, halinden ilk bakışta çocukları ne kadar sevdiği çok net bir şekilde anlaşılıyor! Geçmişte yaşadığı ve gelecekte de yaşacağını tahmin ettiğim hayal kırıklığının hıncını çıkarmak için küçük yaştaki bir çocuğu araç olarak kullanmak gördüğüm en zavallıca davranış dersem abartmış olmam sanırım. Üstelik burada bahsi geçen çocuk o, kişinin öz yeğeni ise durum daha vahim hal alıyor bana göre. Asuman ile ilgili gerçekler, Ferit tarafından öğrenildiğinde; Ferit yavaş yavaş yıkılmaya başlayan duvarlarının yerine daha da kalınlarını örecek. Bölüm sonunu oldukça başarılı buldum.Belirli duyguların süslü sözcükler aracılığı ile değil de metaforlar yoluyla açığa vurulmasını daha çok seviyorum. Şahane bir bölüm izledik yine emeklere sağlık.

20 Temmuz 2017 Perşembe

Aşk'a düşenler-Ateşböceği 4. bölüm

Bir ilişkide en önemli olan şeyin her zaman için güven olduğuna inanırım. Sadece ikili ilişkilerde değil,her tür ilişki açısından altın kural budur bence. Çünkü; güvenin olduğu yerde huzur, huzurun olduğu yerde de sağlıklı ve sağlam ilişkiler vardır. Bu yüzden Aslı'nın tepkisinin son derece haklı olduğunu düşünüyorum. Barış fazla sert çıktı bana göre. İlayda'ya olan bu sonsuz güvenini anlamak bazen oldukça zor oluyor bazen. Oysaki İlayda karakterindeki sivri tarafları saklamayı Barış'ın yanında iken dahi beceremiyor. Aslı ve Barış'ın arasına kısa sürede olsa mesafelerin girmesiyle birlikte özellikle Aslı cephesinde işler yavaş yavaş da olsa duyguların farkına varmaya kadar gitti dersek yalnış olmaz sanırım. En azından duyguların sorgulanması noktasına geldik.Ki bu henüz 4. bölümünde olduğumuz göz önüne alındığında bu son derece hızlı bir başlangıç oldu bana göre. Aslı ve Barış çok hoş bir çift oldular. Onlarda bu inatçılık olduğu sürece fazlaca bekleriz gibi geliyor.Üstelik Aslı bazı şeyleri duydu. Bundan sonrası Barış için çok daha zor olacak. Güvensizlik öylesine pis bir duygudur ki insanın içine bir kere yerleştiğinde kurtçuk gibi kemirir durur her şeyi. Duyduklarından Aslı nasıl bir yol haritası izleyecek, çok merak ediyorum doğrusu. Üstelik 1 gün önce yüreğinin kapılarını açmıştı Barışa. Bundan sonrası için neler olur bilinmez ama Aslı'nın kalbi fena halde kırıldı.Son olarak söylemeden geçemeyeceğim Nilay Deniz bölümün final sahnesinde giydiği o kırmızı elbiseyi ne kadar zarif bir şekilde taşıdı öyle. İzlerken hayran bıraktı beni kendine. Bu aksiyonu, eğlencesi, neşesi bol şahane bölüm için teşekkürler.

19 Temmuz 2017 Çarşamba

Kıskançlık aşk ölçer gibidir_No 309 57.bölüm

Özellikle yaz aylarında mevsimlerin getirdiklerininden midir? Bilinmez ama ekranda tam olarak romantik komedi fırtınası yaşanıyor dersek yanlış olmaz sanırım. Geçtiğimiz sene bu zamanlarda samimi ve içten yazılmış hikayesi ile her seyirciye kendinden birşeyler buldurtacak olan"No 309 adında bir çiçek açtı. Daha ilk bölümü izlerken anlamıştım. Ekranda kalıcı olabilmek, bu yolculuğu  uzun soluklu kılabilmek göründüğü kadar kolay değil. Lakin No 309 ekibi bunu aslına bakarsanız çok da zorlanmadan başardı. Bu işin sırrı da bana göre seyircinin isteklerine olabildiğince kulak vermekten geçiyor. Bence romantik komedi yazan senaristler içinde bunu başaran nadir senaristlerden biridir Aslı Zengin. Tamam kabul ediyorum, bazı bölümlerin temposu düşüktü. Ancak şunu da unutmamak lazım ki her hafta iki buçuk saate ulaşan bölümler yazmak da hiç kolay değil. 57.bölüme gelirsek eğer benim açımdan gayet tatmin edici bir bölümdü.Özellikle Lale'yi kıskançlık sebebiyle Onur'a asistan yapma fikri sezon sonuna iki bölüm kala çok sağlam bir manevra olmuş. Demet Özdemir o şahane mimiklerini kullanarak bize "Lale"karakterinin her türlü duygusunu öyle yalın aktarıyor ki neticede bu beraberinde de inandırıcılığı getirigor. Evet dizilerde partnerlerin görsel manà uyumu çok önemli. Ama başarı için kesinlikle yeterli değil.Başarı îçin bir diğer önemli faktörde oyuncuların birbirleriyle ustaca paşlabilmeleri. Ve Furkan Palalı ve Demet Özdemir bu konuda son derece başarılı. Kim bilir belki de bu yüzden Onur ve Lale'nin hikayesi bize sahici gelip kendini sevdirmiştir. Şahsen No 309 ekibi arasındaki uyumu domino taşları arasındaki uyuma benzetiyorum. Nasıl ki o taşlar arasında ki denge her bir taşın ahenk içerisinde orada olması ile açıklanırsa burada da durum aynı aslında. Bu şahane bölüm için emeklere sağlık. Bu sezonun son iki bölümü de bitirerek yeni sezonda taptaze bölümler izlemek dileğiyle.

18 Temmuz 2017 Salı

Kalp Ağrısı_Dolunay 3.bölüm

Dolunay 3.bölüm bittikten sonra geçtim klavye başına. Üç haftadır olduğu gibi, bölüm son derece tatmin ediciydi. Ferit Nazlı'nın kapısına iş teklif etmek için geldiğinde cevabın olumlu olacağını tahmin etmiştik. Ama sanırım burada önemli olan bölüm sonunun şaşırtıcı olması değil, sahnelerin seyirci üzerinde bıraktığı olumlu veya olumsuz etkiler.Ki ben Özge Gürel ve Can Yaman'ın ekrandaki uyumlarını çok seviyorum. Ferit ve Nazlı'nın, Bulut'a destek olmak için aynı evde yaşamaya mecbur kalması aslında ikisi açısından bakıldığında da diğerinin iç dünyasına yapılan yoluculuk demek. Bu bölümde aklımıza takılan sorulardan birinin daha cevabını aldık. Demet ve eşinin Pusula ile eskiden kalma bir hesabının olması yanında Demet'in Ferit ile ilgili olarak geçmişten gelen kuyruk acısının olduğunu da öğrendik.Bazı insanlar söz konusu intikamları ise gerçekten gözlerini kör kulaklarını sağır etmişcesine kalplerini karartabiliyorlar. İşte Demet'in durumu da tam olarak bundan ibaret. Geçmişten gelen hırsları yüzünden küçük bir çocuğun hayatını çok ciddi şekilde sarsabilecek olan böyle bir davranışa kalkışabilmenin başka açıklaması olamaz. Yalnız şunu söylemek isterim Demet, Asuman ve Hakan üçlüsü tam manasıyla bir şer ittifakı.Hadi diğerlerini bir noktaya kadar anlayabilirim de insan öz kardeşine bunu nasıl yapar? Asu daha Úçüncú bölümde böyle ise ilerde Nazlı'ya neler yapar düşünemiyorum bile. Asu var iken Nazlı'nın başı beladan kurtulamaz. Velayetin Asu sayesinde Demet'e verilmesinden sonra ,Ferit ile Nazlı'nın velayeti alabilmek uğruna ilerleyen bölümlerde anlaşmalı bir evlilik yapabileceklerini düşünüyorum. Bakalım tahminim çıkacak mı izleyelim görelim. Altını kalın çizgiler ile defalarca çizerek söylemek istediğim bir şey var. O da şu ki Alihan Türkdemir çok yetenekli ve bence şimdi olduğu gibi ilerde de onun adını sıklıkla duyacağız. Bu şahane bölüm de emeği geçen herkese teşekkürler.

14 Temmuz 2017 Cuma

Gurur bazen kalplere çöken bir karabasan gibidir-Ateşböceği 3.bölüm

Hayatımızda yaşadığımız bazı problemlerın bizleri daha iyi anılara hazırlamak için gidilmesi gereken birer yol olabileceğini düşünmüşşümdür her zaman. Bu yüzden de "Ateşböceği henüz ilk bölümü izlediğimiz o akşam dikkatimi çekmişti. Ama haftalar ilerledikçe ve ben bir seyirci olarak karakterleri tanıdıkça durum dizinin daimi seyircisi olmama kadar gitti. Ve şunu söyleyebilirim ki her yeni bölümü bir önceki bölümden çok daha fazla beğeniyorum. Ama bu bölüm bence ayrıca güzeldi. Şimdiden en iyi bölümler arasına 3.bòlümü yazabiliri bana göre. Sanırım kişiliğinin en belirgin özelliklerinden biri umut veren her türlü şeyi çok sevmem, ve kolayca kabullenmemidir. Bu nedenle televizyon izlerken de seçtiğim yapımlar bir şekilde içinden umut geçen hikayeler oluyor. Ateşböceği'ne baktığım zaman da aşk hikayesi arasına gizlenmiş bir umut hikayesi görüyorum. Ki bu günümüzdeki televizyonculuk anlayışında pek sık rastlanan bir şey değil. Genel olarak televizyonda baskın olan yapımlar ağır dram türündeki işler oluyor. Aslı ve Barış  bana göre bu anlamda çok önemli iki karakter.Çünkü ikisi için de ailesi çok özel. Ama bir yandan da aşkın içine düştüler. Özellikle Barış için bundan sonraki süreç zor geçecek gibi hissettim bu bölüm.Daha şimdiden aşkı ve ailesi bocalamaya başladı bile. Yalnız belirtmek isterim ki Teoman karakterinin Aslı'ya olan  ilgisi, Barış'ın Teoman ile Aslı'nın da Gül ile arasının bozulmasına neden olacak sanki yada bu sadece benim düşünüyorum,benim düşüncem mi bilemiyorum. Umarım öyledir.Çünkü iki tarafta da çok güzel dostluklar var. Ve gerçekten bozulsun istemem. İlerleyen  bölümlerde neler olacağını çok merak ediyorum. Malumunuz bölüm fena bir yerde bitti. Bakalım Aslı işe geri nasıl dönecek?

12 Temmuz 2017 Çarşamba

Uzun Bir Yolculuktur Hayat-Dolunay 2.bölüm

Çocuktan gençliğe kadar geçen sürede kız çocukları hep beyaz bir gelinlik hayaliyle geçirir günlerini. Belki de bu yüzden yıllar sonra genç birer kadın olduklarında da televizyoda izleyecekleri yapımları seçerken tercihlerini çoğunlukla romantik komedi türündeki işlerden yana kullanırlar ki ben de bu gruba dahilim. Bu sebeple her sene yazın başlayacak işleri daha bir heyecan ve merakla bekliyoruz. Hele bir de projenin içinde tıpkı Dolunay'da olduğu gibi sevdiğim oyuncular varsa işte o zaman beklentim kat kat yükseliyor. Her zaman objectif bir göz olmaya çalışan biri olarak şu kadarını söyleyebilirim ki Dolunay beklentimin çok çok üstünde bir yapım oldu.Eğer akıcılıktan bahsediyorsak ikinci bölüm ilk bölüme oranla net bir şekilde daha akıcıydı. Can Yaman'a bu tarz karakterler fazlasıyla yakışıyor. Bana göre bir oyuncunun herhangi bir karakteri canlandırırken karakterin altında ezilmemesi ve onu tıpkı kıyafet gibi üzerinde belirli bir ahenk içerisinde taşıyabiliyor olması çok önemli ve ince bir detay. Bakıldığı zaman "Ferit Aslan"bu duruma son derece müsait bir karakter olmasına rağmen Can Yaman bunun dengesini başarılı bir şekilde kurabilmiş. Dolunay uzaktan bakıldığında salt bir romantik komedi  gibi gözükse de bence hiç öyle değil. Ki ikinci bölümü izledikten sonra bu düşünce kafamda netleşti. Çünkü Nazlı ilerleyen  haftalarda sadece Ferit'in değil aynı zamanda Bulut'unda ki bu bence çok daha zor. Ne yalan söyleyeyim henüz ikinci bölümünden bu derecede keskin bir atağı hiç beklemiyordum. Zeynep ve Demir'in ölümünden sonra Bulut'un Ferit'in yanına taşınması bir şekilde Nazlı ve Ferit arasında oluşan kalın duvarların bir şekilde yıkılimanına sebep olacak. Keşke Mert Yavuzcan ve Irmak Ünal bir süre daha dizide kalsalardı. Bence dizi için şahane renklerdi.Şimdiden 3. bölümü merakla bekliyorum. Emeklere sağlık.

8 Temmuz 2017 Cumartesi

Aşk Gerçek Bir Mucizedir-Kalp Atışı 2.bölüm

Eylül ve Ali Asaf'ın hikayesi ilk bakışta sıradan bir aşk olarak görünebilir ancak bu yolculuğun sonraki duraklarında hikayenin öyle zayıf temeller üzerinde değil,tam aksine güçlü,kendinden emin sağlam temeller üzerine bina edilen bir senaryosunun olduğunu sonraki bölümlerde çok daha net bir biçimde anlayacaksınız.Böyle kuvvetli ve derinliği olan bu işi izlemek seyirci için çok büyük bir rahatlık aslına bakarsanız.Çünkü sağlam bir şekilde temellendirilmiş olan senaryolar daha sonra rengarenk yaprakları  olan bir çiçek gibi farklı yerlerde filizlenerek seyirci ezberini bozar.Kalp atışı'da benim gözümden tam olarak böyle bir hikaye.İşlenebilecek olan birden fazla güzel hikayeye sahip ender işlerden.Birbirinin tamlayan bu hikayelerin beni en çok etkileyen kısmı Ali Asaf ve Eylül'ün henüz dillendirilmemiş ancak varlığı konusunda tereddüte düşülemeyecek kadar gerçek olan duyguları.Benşm açımdan Eylül ve Ali Asaf'ı özel kılan bir diğer sebep ise,ikisinin de birbirini zaman içerisinde hiç farketmeden dahi olsa iyi yönde değiştirmiş olmasıdır.Ki bana sorsanız  bu herhangi bir ilşkinin uzun soluklu olabilmesi için şartlardan bir tanesi bence.Ali Asaf,Eylül için sevdiği adam olmanın çok ötesinde özellikleri de taşıyor.Bir yandan idolü diğer yandan,belki de bu derece mükemmel olduğundan ona yaklaşmaktan her daim korktuğu biri.Ama zaman geçtikçe gizlemeye çalıştığı tüm duygularıyla bir bir yüzleşecek.Kalp Atışı'nın bu denli seviliyor ve izleniyor olması birşeyi tekrardan hatılatacak hepimize yeni sezonda:İyi bir senaryo ve oyunculara sahip kaliteli işler her zaman izlenir.Bu açıdan bakıldığında sevgili senaristlerimiz zoru başarmışlar dersek hiç abartmış olmayız aslında.Çünkü ortada daha önceden yapılmış bir işin uyarlaması durumu var ki bu her durumda kıyaslamayı beraberinde getirir.Lakin benim şahsi fikrim Kalp Atışı birçok yönden özgünleşmiş ve rakip kabul etmeyecek kadar akıcı bir iş olmuş.Bu yüzden tebriğin en büyüğü onlara gitmeli diye düşünüyorum.Bu şahane bölüm için emeklere sağlık.

7 Temmuz 2017 Cuma

İlk Görüşte Aşk-Ateşböceği 2. bölüm

Söz konusu birgün karşımıza çıkacağına inanıdığımız ruhu eşi olunca biz kadınlar gerçek manada rakipsiz oluyoruz.Hiçbir zaman genelleme yapmamaya çalışarak konuşmaya ve yazmaya çalışan biri olarak istisnalar kayideyi bozmaz diyorum.Tabii ki aramızda bu biçimde düşünmeyenler olacaktır.Bu söylediklerimi onları bir kenara koyarak söylüyorum.Bunları kendimize saklasak da bu tarz istekler ve düşünceler zaman zaman her birimizin kalbinin kapılarını bir şekilde çalıveriyor.Eğer benim fikrimi soracak olursanız,şahsen ruhu eşini kavramına inanan ama aynı zamanda ilk görüşte aşk kavramına hep mesafeli yaklaşan biri olarak beni de son derece etkileyen naif bir bölümdü.Sanırım Mia Yapımın işlerinin seyirci tarafından bu denli sevilip kabul görmesini sağlayan en önemli unsur samimiyet bana göre.Yapılmış bütün işlere baktğınızda ortak olan şey aynıdır.Ama bu kez çok daha fazlsını hissettim.Karakterleri içtenlikle benimseyip,abartısız oynamayı,başaran oyuncular hem seyirci hemde yapım adını büyük bir şans.Çünkü böyle bir durum olduğunda o isimleri daha önce kaç projede izlemiş olursanız olun,inandırıcılık konusunda en ufak bir sıkıntı duymuyorsunuz.İşte benim için durum Seçkin Özdemir ve Nilay Deniz'i seyrederken hissettiğim tam olarak bu.Ateşböceğinde henüz ikinci bölüm bitmiş olmasına rağmen aralarındaki henüz adı konulmamış bağ bence şimdiden kendini güçlü bir biçimde hissetiriyor.Bir projenin içindeki oyuncuların,oyunculukların  burdaki sağlam olmasının yanı sıra doğru role doğru oyuncu seçimi bence çok önemli bir diğer unsur.Ateşböceği'nde Aslı'nın o çıtıpı halleriNilay Deniz'e ne kadar uygunsa Barış karakteri Seçkin Özdemir'in o cool ama bir o kadar yakışmış.Son sahnenin üzerimdeki etkisine elirsek Aslı 'nın arabayı görmemesi gerekliliği işin birazcık bahanesi oldu gibi geldi bana..Aslı'nın son sahnedeki sevimli birazda şaşkın hali,ile Barış'ın son andaki hareketi birleşmiş ve ortaya tablo tadında görüntüler çıkmış ortaya.Bana göre oldukça dengeli ama bir o kadar da lezzetli bölüm olmuş.Emeklere sağlık

1 Temmuz 2017 Cumartesi

Birbirleri için atan iki kalp-Kalp Atışı 1.bölüm

Kore dizilerini izlemeyi gerçekten çok seven bir Türk seyircisi olarak ''Doctors'' dizisinin uyarlanacağı haberini ilk okuduğum bu yana büyük merak içinde beklediğim gün sonunda geldi.Kalp Atışı ilk bölümü izlemelere bir türlü doyamamışken,geçtim klavye başına.Dizinin başlayacağı haberini okuduğum zaman ön hazırlık olması açısından kore versiyonu izlemeye koyuldum ve bir kez daha kore dizilerinin  neden bu kadar çok sevildiğini anladım.Çünkü bu dizilerde anlatılan seyirciye umut aşılamaya çalışan hikayeler ve bana kalırsa bunda da son derece başarılılar.''Doctors'' dizisi de bu yazdıklarıma verebilecek olan en net örneklerden bir tanesi.Doctors'u izlerken aklımdan kadın ve erkek başroller için aklımdan çeşitli isimler geçiyordu.Ve inanır mısınız bilmem ama erlek başrol oyuncusu için aklımdan tam olarak geçen isim Gökhan Alkandı.Ve bu akşam bölümü izlemeyi bitirdiğimde tahminimin hedefi nasıl vurduğunu gördüğüm zaman ne sevindim anlatamam.Oyuncu seçimleri konusunda cast direktörünü alkışlamak lazım.Bu uyum kolay kolay yakalamaz çünkü.Kalp atışı ile ilgili olarak altını çizerek söylemek izlediğim şey sadece bir aşk hikayesi değildi.Biz daha il bölümden oldukça sağlam bir de başarı hikayesi izledik aslında.Eylül'ün o hırçınlığının altında yatan sebepleri ve Ali Asafla tanıştıktan sonraki değişimlerinin bir .kısmını gördük bir kısmını ise sonraki bölümlerde görmeye devam edeceğiz.Ama beni en çok etkileyen şey sanırım Ali Asaf'ın Eylül'ün hayatı için bir nevi pusula sanırım.Bana göre bu şekilde başlayan bir ilişki çok daha sağlam olur.Bana sorarsanız eğer böyle bir ilk,bölüm için ''su gibi"tabiri bile çok yetersiz kalır.Eğer tek kelime ile ifade edeceksem sadece mükemmel diyebilirim.Sevgili senaristlerimiz senarryoyu bir oya kusursuz işlemişler.Son olarak Öykü Karayel ve Gökhan Alkan uyum öylesine muazzam olmuş ki izlerken sanki yıllardır izliyor hissine kapıldım.Bu şahane bölüm iöçin çokca teşekkür.Emeklere sağlık.