İKİ ATEŞ ARASINDA-CESUR VE GÜZEL 15.BÖLÜM

Cesur ve güzel 'de cesur ve sühan dışında en sevdiğim şeylerden biri de aksiyonun hiç eksik olması.Dün akşamda yine çok hareketli bir bölüm izledik.Yetişkin bir TAHSİN KORLUDAĞ her zaman kedi gibi düşebilir nitekim dün akşam da öyle oldu.Bu durum sühan'ın kafasının yeniden karışmasına dolayısıyla da sühanın cesurla arasına yeniden kalın duvarlar örmesine sebep oldu.Babasına çok düşkün bir genç kız olarak olaylara SÜHAN tarafından bakınca ona hak veriyorum;çünkü bence ''BABALAR KIZLARININ İLK AŞKLARIDIR.'' sözü klişe gibi görünebilir ama çok bir tespit bence.Bu yüzden SÜHAN'DAN tam anlamıyla tarafsız olmasını beklemek yalnış evet ama karşısına çıkan ilk soru işaretinde babasının yanında yer alıp onu savunmaya başlamasıda tartışılması gereken bir konu bence.Dünkü bölümü izlerken yeni gelen savcının tahsinle geçmişten gelen bir hesabının olduğunu hissettim nedense.Şimdilik tarafsız gibi görünüyor ama aslında içten içten cesurun tarafında gibi.Bakalım ilerleyen bölümlerde tahsin ve savcı arasındaki ilişkinin ne boyutta ne olduğunu göreceğiz.Gelelim adalet korludağ'ın korkulu rüyası haline gelen abisi RIZA ÇIRPICI'YA...
Ne yalan söyleyeyim yiğit özşener'in cesur ve güzel kadrosunda olduğunu duyduğumdan beri merak ve heyecanla onu izlemeyi bekliyordum.Ve nihayet dün akşam itibariyle istediğim oldu.Kendisi gerçekten ekrana çok yakışan biri.Muhteşem oyunculuğunun yanında çok farklı bir ışığa sahip.Onu izlemek benim için olduğu gibi hepiniz için büyük keyiftir eminim.Hele bir de oynadığı karakter kötü bir karakter ayrı bir hayranlıkla izlersiniz onu bkz ezel ve dudaktan kalbe canlandırdığı karakterler:cengiz ve cemil ki sanıyorum rıza da öyle bir karakter.Her ne kadar istanbul kırmızısı filminin hazırlıkları sebebiyle cesur sühan sahneleri az da olsa bölüm son derece keyifliydi.Yeni bölümü şimdiden sabırsızlıkla bekliyorum şimdilik sevgiyle...

ZITLIKLARIN MUHTEŞEM UYUMU HÜLYA KERİM-HAYAT ŞARKISI 43.BÖLÜM

İzlediğim hikayelerde çok olağanüstü birşey olmadıkça kadın tarafındayımdır hep.Bu haftada böyle oldu nitekim.Ailesinin maddi durumunun iyi olması sebebiyle pamuklara sarıp sarmalanarak büyütülmüş bir karakter.Hülyayı bu kadar kolay aşağılamasının sebebi de bence bu.Tamam hülyanın yaptıkları da doğru şeyler değildi.Ama kerimin hülyaya son tartışmada söylediği şeyler yenilir yutulur cinsten şeyler olmadığı için hülyanın boşanmak da ısrarcı olmasını anlıyorum bir kadın olarak gayet iyi anlıyorum,sonuç olarak gururu kırıldı.Kerimin hülyaya bi ''seni seviyorum'' demesi bile haftalar sürdü.Sırf bu yüzden bile dün akşamki bölümde yer alan  hülya-kerim yüzleşme sahneleri benim favorim sahnelerim arasında yerini aldı.HAYAT ŞARKISI'NIN en sevdiğim özelliklerinden biri de bu galiba.Karakterler boş boş birine bakmıyor, konuşuyor dialog kuruyor meramını karşı tarafa eğip bükmeden anlatıyor.
Gelelim hülyanın bitmeyen çilesi cem darendeye.Ölüsü ayrı dirisi ayrı dert derler ya hani cem'de o hesap.Ben zaten baştan beri öldüğüne ihtimal bile vermedim.Hem bana kalırsa öyle pislik birine böyle birine böyle bir ölüm ceza değiil kurtuluş olur.Önce  cezasını çekmeli.Değinmeden edemeceğim bir konu da hazer torunbaş efsanesi.Efsane derken abarttığımı sanmayın sakın ilan_ı aşk ederken bile o kadar temkinli,hassas ve nazikti ki bir kere daha hayran kaldım.Hülker'i birlikte ne kadar sevsek de kerimin yontulmamış odun bir tarafı var onu kabul edelim.Bu yüzden kerime rakip olarak gelen karakterin hassasiyet bir marka olabilecek derecede olumlu özelliklerle donatılmış olmasını ayrıca sevdim.HAYAT ŞARKISI'NIN her bölümünde aile olmanın öneminin vurgulanıyor olması çok değerli birşey keşke her dizide buna özen gösterilse.Bu haftaya mesajım MAHİR'E BİRŞEY OLMASIN! haftaya bolca hülker izlemek ümidiyle şimdilik sevgiyle

BAZI VEDALAR SOL YANIMIZI ACITIR BE ALBAYIM-POZRAZCIM KARAYEL'E VEDA

Ezberden yazılmış hikayelere o kadar alışmıştık ki seyirci olarak, poyraz karayel tam sıralar hayatımıza girip her birimizin hayatında yepyeni pencereler açtı.Çarşambaların adı değişti:POZRAZ KARAYEL oldu.Poyraz'ın oğlunun velayetini almak için eski kayınpederiyle girdiği savaşı gözlerimiz dolmuş izlerken, ayşegülle aşklarını ve aşklarının içine eser miktarda katılan mizah dolu atışmalarını mutlulukla kimi zamanda kahkahalarla izledik.BAHRİ BABA'NIN ayşegülle aralarındaki problemleri çözüme ulaştırana kadar yaşadıığı kalabalıklar içindeki yalnızlığına içimiz buruldu çoğu kez...
SEMA'NIN SEFER'SİZ sonunun kalbimde ve ruhumda bıraktığı derin yaraya hiç ama hiç girmiyorum bile.Bu kadar özel ve her bir repliği özenilerek yazılan bu iki karakter böyle hüzün dolu bir sonu hakketmemişti.Ayrılıklarından sonra her poyraz karayel izlediğimde hem emel çölgeçen'in hem de kambolat görkem arslan'ın yokluğunu çokca hissettim.Bana göre bir işe başlandığında eğer mümkünse işin sonuna kadar aynı ekiple çalışılmaya devam edilmeli.Çünkü ekipten ayrılan her bir oyuncu giderken canlandırdığı karakterin diziye kattığı enerjiyi de alıp giidiyor.Oyuncu ayrıklarından sonra bir de işin içine yönetmen ayrılığı girince poyraz karayel'in ruhundan bir parça koptu gitti sanki.Hele bu bahsi geçen kişi çağrı vila lostuvalı gibi işinden harikalar yaratan biri ise.Bence poyraz karayel'in en büyük kayıpların bir oydu.Herşeye rağmen biz seni çok ama sevdik poyrazcım karayel her zaman gönül arşivimizin baş köşesinde olacaksın.Şimdiye kadar poyazcım karayelde emeği olan başta oyuncular ilker kaleli ve burçin terzioğlu olmak üzere tüm oyuncular şahane repliklerin efsane yazarı senaristimiz ethem özışık,teknik ekipler,  yönetmenler olmak herkesin emeğine sağlık digitalde görüşmek umuduyla OĞUZ ATAY'A saygıyla

SEVMEK İÇİN AKIL GEREKMEZ,MANTIK GEREKMEZ SEVMEK İÇİN SEVMEK GEREKİR MASUM 7.VE 8.BÖLÜM

Masum macerasının malesef sonuna geldik.Baştan 8.bölüm olarak planlandığını bildiğim halde çok istedim bitmesin.Ama malesef her güzel şeyin bir sonu olduğu gibi bu şahane iş de bitti.Bize ise tekrar tekrar izlemek kaldı.Final bölümleri hakkında ipucu  vermemek adına sadece şunu söyleyim ters köşelere hazır olun bolca var çünkü.Genel olarak birkaç şey söylemek istiyorum iyki masumu izledik,oyunculuklar şahaneydi.Kadro zaten sanırsın devler ligi.Ama özellikle iki isimden çokca bahsetmek isterim.İzlerken çoğu kez kendimi iyki HALUK BİLGİNER VAR derken buldum.Öyle temiz öyle naif oynuyor ki seyrettiğiniz şeyin kurgu olduğunu unutuyorsunuz,su gibi oyunculuğu ile sizi hikayenin içine çekiyor çok yaşasın,ömrü uzun olsun.Oyunculuğundan özellikle bahsedilmesi gereken diğer bir isimden bence tartışmasız OKAN YALABIK...Tarık gelgitlerini bize bir ayna tutarak iç dünyasını gösterdi.Şahsen onu izlemeyi çok ama çok özlemişim.BİR DAHA BU KADAR ÖZLEMEMEK DİLEĞİYLE.Ve son bir teşekkür blu tv ye TÜRK seyircisine farklı pencereler açmak öncü olduğu için.Şimdi sırada TÜRKİYE NİN ilk korku türündeki dizisi SAHİPLİ var.Heyecan ve merak içinde bekliyoruz.SAHİPLİ 24 şubat cuma sadece blu tvde.ÇOK YAŞA DİGİTAL

ŞAH MAT-CESUR VEGÜZEL 14.BÖLÜM

Tam 14.hafta önce izlemeyi başladık bu güzel hikayeyi.Beni bilir hem kıvanç tatlıtuğ hem tuba büyüküstün'ü kariyerlerinin ilk başlarından beri takip ederim.Hatta hep istemiştim bir proje de beraber rol alsınlar diye.Ama doğrusu ortaya böyle uyumun çıkacağını ben bile düşünmemiştim.Daha ilk bölümü izlerken :''İŞTE BU''dedim.14.bölüm her hafta olduğu gibi aksiyonu bol oldukça sürekleyici bir bölümdü.Tahsin korludağ'ın korludağ'da düzen yeni savcının gelişiyle yavaş yavaş çökmeye başladı bile.En önemlisi sühan artık babasına olan sonsuz güvenini kaybetti.Attığı her yeni adımda cesurun söylediklerinde haklı olduğuna dair yeni bir ipucu yakalıyıp cesura daha çok yaklaşıyor.Tahsihinin öfkesininkörüklenmesin bir sebebi de sühanı kaybetmeyle yüzleşmesi oldu.Cesurun geçen haftaki bölümde yaptığı süpriz sühanın aklındaki şüpheleri kaldırmaya yetti bence.Öyle zarif, incelikli düşünülerek yazılmış bir sahne ancak bu kadar doğal oynanabilirdi.Bu anlamda hem dizinin dizinin senaristi ece yörenç'in hem de tuba büyüküstün ve kıvanç tatlıtuğ'un kocaman bir alkışı hak ettiğini düşünüyorum.Sevgiler günü sebebiyle geçen hafta izlediğim sahneler arasında en çok ceshan sahnelerini beğendiğim hatta hiç abartmıyorum(bayıldığım) doğrudur.Eğer hala izlemeyenlerin varsa cesur ve güzel 13.bölümü puhu tv dem tam olarak ve ücretsiz şekilde izleyebilirsiniz şiddetle tavsiye edilir.14.bölüme geri dönersek eğer korludağ olup da en çok üzüldüğüm korhan tüm bu pisliklerin içinde temiz kalabilmek büyük meziyet.Cahidenin gerçek yüzünü gördüğü sahneyi izlemek için şimdiden sabırsızlanıyorum.Umarım bunun için çok beklemeyiz.Yalnız şunu söylemeden geçemeyeceğim tahsin-adalet- cahide tam şer ittifakı oldu.Bir seyirci olarak ters köşe olmalara bayılırım.Son sahnede de öyle oldu cesurun tahsini şah mat ettiği sahneyi izlerken içimin yağları eridi.Ben bölüm yorumu yazarken cesur ve güzel'in kadrosuna benim oyuncuğunu çok sevdiğiim oyuncu YİĞİT ÖZŞENER'İN dahil olduğunu öğrendim.Bence adaletin hapishaneden firar eden abisi olarak gelecek ama cesura rakip olarak da düşünebilir.BAKALIM nasıl bir karakter canlandıracak merakla bekliyorum.Haftaya bolca ceshan'lı sahne dileğiyle şimdilik sevgiyle...

BİR YALANCI ÇOBAN HİKAYESİ-HAYAT ŞARKISI 42. BÖLÜM YORUMU

Hep söylüyorum ruhu olan işleri seviyorum diye;çünkü bu tip işlerde senarist yazmış olmak için yazmaz,yönetmen çekmiş olmak çekmez oyuncu sırf oynamış olmak oynamaz,niyetleri bu dünyaya bir iz bırakmaktır.Bunun son zamanlardaki en güzel örneği hayat şarkısıdır bence.Her bir oyuncu oynadığı karakteri sanki bir kıyafet gibi üzerine giyiyor ve tamı tamına oynayor ne fazla ne eksik.Kötü oynayan tek bir oyuncu yok ısrarla arasanızda bulamazsanız.Gelelim 42.bölüme... Hazer mahir yüzleşme sahnesini hazerin arkadan dolanmadan mahir kendini anlatmasını çok sevdim.Doğruluk her zaman kazandırır neticede ama konu aşk olunca bunun tek başına yeterli olacağını asla düşünmüyorum.Meleğin kafa karışıklığının sinyallerini haftalardır veriyorlar bize ama bu defa durum çok ciddi cem konusunda doğru söylüyor yalancı çoban misali kimse buna inanmıyor.Evet yalnış duymadınız cem CEVHER ailesinden intikam almak için geri döndü,zaten öldüğüne baştan beri hiç inanmamıştım.Ve ilk kurbanı tahmin ettiğim üzere hüseyin oldu.Kerimi sorarsanız o cephede değişen pek birşey yok hala aynı hödüklükler.Ne zaman toparlanır bilmem ama o toparlanana kadar hazer in kerim out kimse kusura bakmasın.MELİSA planlarını okuldaki o küçük yardakçısı sayesinde devreye soktu.Gittiği yerden bile kerim-hülya arasına fitne tohumları ekmeye devam ediyor.Bu gözler hülyanın yüzüğü parmağından çıkardığını da daha da birşey olmaz demem.Hemde küçük hülyanın tüm uyarılarına rağmen.Bakalım hüseyin ve mahire olanlar ikili arasında kırılıp paramparça olan şeyleri tamir etmeye yardım edecek mi merak içindeyim.Bu şahane bölüm için baş da cem karcı olmak üzere tüm ekibe teşekkürü bir borç bilerek ayrıca şunu da belirtmek isterim bu bölüm için ecem özkaya üstündağ ve tanyaç ayaydın pürüzsüz bir oyuncuk sergilerdiler.Duygu geçişleri olağanüstüydü.Onları ayrıca ayakta alkışlamak isterim Yine bir salı akşamı tüyler diken diken izledim.43.bölümü iple çektiğimi belirtmek isterim şimdilik sevgiyle...

MASUM 5.VE 6.BÖLÜM YORUMUM-ÇARŞI PAZAR KARIŞTI

MASUM'U bitirmeye son iki bölüm kala şunu fark ettim ki CEVDET'İN ailesindeki herkes ayrı problemli.Ama TARIK'TAN beklediğim hareketleri TANER yapınca ufak çaplı şok olduğum doğrudur.Karakterler her bölüm farklı birine dönüştüğünden hikayenin sonunun nereye varacağı ile ilgili en ufak tahminim yok çünkü yaptığım tüm tahminler 3 dk içinde çürüyor.Ama bildiğim birşey varki o da şu HALUK BİLGİNER ve OKAN YALABIK birlikte olan sahnelerinde gerçekten ortaya bir şaheser çıkarmışlar izlemesi muazzam.Henüz izlememiş olanlara ufacık bir tiyo tüm bildiklerinizi unutun bambaşka bir HALUK BİLGİNER izleyeceksiniz.Ben bir kez daha hayran kaldım kendisine.Çok özlemişim o şahane oyunculuğunu.Oturduğu yerden oyunculuk dersi veiyor,siz öyle hayran hayran izliyorsunuz o kadar söyleyim.Taner emele kimbilir daha neler yaptı.Karakterlerin her biri korku filminden fırlamış gibi.8.bölüm itibariyle emel ölmemiş yada tarık sapasağlam çıkarsa en ufak bir şaşkınlık duymam bu biline o derece hazırım tüm ters köşelere emeği geçen işe ruhunu katanlara çokca teşekkürler şimdilik sevgiyle...Bir taraftan 7. ve 8.bölümü heyecanla beklerken bir taraftan veda edecek olmanın hüznü çöktü içime.Digitalde dizi izlemeye devam etmek ümidiyle muhtteşem bir deniyimdi benim için

41 kere MAŞALLAH-HAYATŞARKISI 41 BÖLÜM YORUM

Tam 1 yıl önce soğuk bir kış akşamı girdiler hayatımıza.Yavaş yavaş farkettirmeden sızdılar kalplerimizden içeri.Hülya ilk başta hem kerimi hem bizi korkuturken burcu biricik öyle güzel öyle inandırıcı oynadı ki empati yaptık zaman içinde sevdik hülyayı.Hülya içinde kız çocuğuyla beraber büyürken kerimin hülyayı karşı olan olan duvarlarının birer birer yıkılışını izlemek benim için çok keyifli bir deneyimdi.Başladığımız günkü hikayeyle şuan geldiğimiz noktada bambaşka iki dizi izliyormuş gibiyim.Ve bu şahane bence.Cevher evdeki her bir karakter ayrı bir hikaye galiba hayat şarkısının alimetifarikalarından bitanesi de bu tek bir hikaye üzerinden yürümüyor.Kısacası hayat şarkısı ruhu olan çok özel bir iş umarım bu ruhu hiç kaybetmez.Gelelim 41bölüme hülya kerim yüzleşmesini hülyanın kerimin yüzüne ayna tuttuğu sahne mükemmeldi.Çok etkilendim.Nikayet düğmecik savaşını kazandı,anneciğinin kucağına geldi.Annesi gibi çok güçlü bir kız.Kerim sahnelerini izlerken canım sen çok bencilsin diyorum,neden böyle neden sadece kendini düşünüyor.Artık çok sağlam bir rakibi var hazer torunbaş...Bundan sonraki haftalarda ikili arasında çok büyük kapışma yaşanacak hissediyorum.Son sahnede eve gelen bence kesin olarak cem ölmedi ve intikam almak için geri döndü ve ilk iş hüseyini kaçırıp eziyet edecek.Olabilecekleri düşünmek istemiyorum.Nice yıllara hayat şarkısı şimdilik sevgiyle...

ÇIKIŞI ARADIKÇA İÇİNDEKİ KARANLIKTA DAHA DA KAYBOLMAK -MASUM 3. VE 4.BÖLÜM

Söze şöyle başlamak isterim bence masum bizi 1. ve 2.bölümden kat kat daha iyi bir 3. ve 4.bölümle karşıladı.Geçen haftaya göre daha yüksek dozda heyecan ve gerilimle izledim.Cevdet'in ailesindeki kimsenin göründüğü kadar ''masum'' olmadığını gördük.Fakat benim için 3.ve 4.bölümün süprizi tarık oldu.Süpriz diyorum çünkü tarık karakterinin gelgitlerini o hastalıklı hallerini OKAN YALABIK sadece ama bir o kadar da gerçekçi oynadı ki hayran kaldım desem hiç abartmış olmam.Hafızamda saklayacağım sahnelerden bir tanesi de emelin tarığın ailesiyle konuşmaya geldiği sahnede tarığın anne ve babasının takındığı tavır karşında emelin düştüğü durum.Gerçek hayatta da böyle değil mi aslında hoşumuza gitmeyen bir durumla karşılaştığımız zaman her ne kadar bu davranışın doğru olmadığını bilsek de devreye inkar mekanizmasını sokmazmıyız,CEVDET ve eşinin durumu da tam olarak bundan ibaret.Şahsen ben en çok tarığın hikayesinin gideceği noktayı merakla bekliyorum.Hafızam beni yanılmıyorsa HALUK BİLGİNERİ de ilk defa bu kadar keskin sağı solu belli olmayan yada daha doğru bir ifadeyle kendini çok iyi gizleyebilen bir karakterle izliyoruz.Hissettirmeden oyunculuk dersi veriyor resmen.TÜRKİYE için büyük şans izlemesi inanılmaz zevkli.Ömrüne bereket.5. ve 6.bölümün yayınana verilmesine yaklaşık 1 hafta zaman var ama ben şimdiden çok sabırsızım bilginize efendim.Şimdilik sevgiyle... 

pandoranın kutusu açıldı-hayat şarkısı 40.bölüm

40.haftadır olduğu gibi dün akşamda güzümde kah hüzün kah sevinçle izledim bölümü.Biz hülyayı doğuma gönderirken cevher ailesi öğrendiği gerçekleri hazmetmekle meşguldü.Ah bizim canımız hülyamız tüm sıkıntılı anlarında olduğu gibi doğuma giderken de yine yalnızdı.İmdadına yetişen hepinizin de tahmin edeceği gibi can dostu mahir oldu.HÜLYA MAHİR dostluğunu pamuklara sarıp saklamak istediğim doğru.Aman aman nazarlara gelmesin.Şunu söylemeden geçemeyeceğim mahire dayı olmak çok yakışacak çünkü özünde son derece sevgi oldu bir adam.Ne yalan söyleyim hülyanın geçmişinde yaşadığı tramvaya cevherlerin tepkisi beklediğimden yumuşaktı.Bunda zeynep-hüseyin ikisinin aile ile yaptığı içten ve duygusal konuşmanın etkisi tartışılamaz.Zeynep demişken dizinin en başından beri karakterin yaşadığı dönüşüm inanılmaz etkileyici.Resmen hülya ve zeynep kanka oldu.Siz ne dersiniz bilmem ama benim düşüncem zeynepe hüseyinin iyi gelmediği yönünde.ZEYNEP'İ şöyle kendine getirecek yeni bir aşk lazım.Zaten hüseyin için zeyneple ilgili bir umut kalmadığını düşünüyorum.BAYRAM CEVHER içinde hülya ile ilgili yaşadığı büyük hayal kırıklığına hülyayı baba şevkatiyle sardı yine.Kendisi de zamanında çok yoksulluk çektiği için hülyayı bu yüzden bu kadar iyi anlıyor.Gelelim hülker ilişkisine.Kim ne derse ben kerime çok kızıyorum.Tamam kabul yaşadıkları hazmetmesi kolay şeyler değil ama yine de çok bencilce davrandığını düşünüyorum.Gerçekleri öğrendikten sonra binbir pişmanlık içinde kıvrandı ama nafile.Hülya kolay affetsin istemiyorum.Fragmanda görünende olayların öyle gelişeceğinin işareti gibi.Bakalım haftaya bizi hangi ters köşeler bekler.Yazımı noktalarken düğmecimize hoşgeldin der keyifli okumalar dilerim, haftaya dizimize 41 kere maşallah diyebilme ümidiyle şimdilik sevgiyle...