22 Şubat 2017 Çarşamba

ZITLIKLARIN MUHTEŞEM UYUMU HÜLYA KERİM-HAYAT ŞARKISI 43.BÖLÜM

İzlediğim hikayelerde çok olağanüstü birşey olmadıkça kadın tarafındayımdır hep.Bu haftada böyle oldu nitekim.Ailesinin maddi durumunun iyi olması sebebiyle pamuklara sarıp sarmalanarak büyütülmüş bir karakter.Hülyayı bu kadar kolay aşağılamasının sebebi de bence bu.Tamam hülyanın yaptıkları da doğru şeyler değildi.Ama kerimin hülyaya son tartışmada söylediği şeyler yenilir yutulur cinsten şeyler olmadığı için hülyanın boşanmak da ısrarcı olmasını anlıyorum bir kadın olarak gayet iyi anlıyorum,sonuç olarak gururu kırıldı.Kerimin hülyaya bi ''seni seviyorum'' demesi bile haftalar sürdü.Sırf bu yüzden bile dün akşamki bölümde yer alan  hülya-kerim yüzleşme sahneleri benim favorim sahnelerim arasında yerini aldı.HAYAT ŞARKISI'NIN en sevdiğim özelliklerinden biri de bu galiba.Karakterler boş boş birine bakmıyor, konuşuyor dialog kuruyor meramını karşı tarafa eğip bükmeden anlatıyor.
Gelelim hülyanın bitmeyen çilesi cem darendeye.Ölüsü ayrı dirisi ayrı dert derler ya hani cem'de o hesap.Ben zaten baştan beri öldüğüne ihtimal bile vermedim.Hem bana kalırsa öyle pislik birine böyle birine böyle bir ölüm ceza değiil kurtuluş olur.Önce  cezasını çekmeli.Değinmeden edemeceğim bir konu da hazer torunbaş efsanesi.Efsane derken abarttığımı sanmayın sakın ilan_ı aşk ederken bile o kadar temkinli,hassas ve nazikti ki bir kere daha hayran kaldım.Hülker'i birlikte ne kadar sevsek de kerimin yontulmamış odun bir tarafı var onu kabul edelim.Bu yüzden kerime rakip olarak gelen karakterin hassasiyet bir marka olabilecek derecede olumlu özelliklerle donatılmış olmasını ayrıca sevdim.HAYAT ŞARKISI'NIN her bölümünde aile olmanın öneminin vurgulanıyor olması çok değerli birşey keşke her dizide buna özen gösterilse.Bu haftaya mesajım MAHİR'E BİRŞEY OLMASIN! haftaya bolca hülker izlemek ümidiyle şimdilik sevgiyle

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder