23 Mayıs 2019 Perşembe

ACILARDA EŞİTLENMEK-KUZGUN 15.BÖLÜM

Her insan, hayatının belirli dönemlerinde acılarla karşılaşır.Çektiği bu acılar onu güçlendirir, kendini yeniden keşfetmesini sağlar.Ancak bu acılardan bazıları vardır ki, yüreğe bir taş misali oturur ve sen son nefesini verene dek, orada kalmaya devam eder.Sevdiğin birini kaybetmekte bu acılardan bir tanesi.Kuzgun ve Dila'nın arasında aileleri her zaman bir bıçak gibi durdu.Birbirlerine doğru attıkları her adımda karşılarına dikildi.Ama tüm bu yaşanlara rağmen;yine de bir arada durmayı başardılar. Ancak 15.bölüm itibariyle ikisi içinde yeni bir sayfa açıldı.Zira, Dila'nın baba acısı yaşamasının sebebi Kuzgun'un bitmeyen öfkesi.Bir kadın veya kız çocuğunun hayatı boyunca yaşıyıp yaşabileceği en derin acılardan baba acısı.Kuzgun'un bugüne kadar Rıfat'a karşı yaptığı hamlelerin tümü doğrudan Dila'yı incitti.

Bunda Rıfat'ın iyi ya da kötü biri olmasının bir alakası yok.Ne kadar kötü biri olursa olsun; Rıfat, Dila'nın  kahramanı.Bu acıyı ardında bırakmak, Dila için hiç kolay olmayacak.Bu süreçten sonra, Dila ve Kuzgun birbirlerine tamamıyla karşı iki taraf.Dila'nın acısı soğumadan kalbinin sesini yeniden duymasının imkanı yok.Kuzgun ve Dila'nın birbirlerine doğru yeni bir adım atabilmeleri için, bir zamana ve mantıklı düşünmeye ihtiyaçları var.Çünkü, benim gözümde Behram neyse Kudret'te o.Her ikisinin amacı da Dila ve Kuzgun'u hedefe giden yolda,bir maşa olarak kullanmak.Bu sebeple hem Dila hem Kuzgun'un birbirlerine karşı besledikleri hırs ve öfkeyi bir tarafa bırakarak birlikte hareket etmesi lazım.Mevcut durumda bunun mümkün olmadığını biliyorum.Fakat böyle bir hamle ikisi için yeni, temiz bir sayfanın başlangıcı olabilir.Bir düşünmek lazım bence.Zira, ben son sahnedeki fotoğraf' hamlesinin bir şekilde Kuzgun'un aklını karıştırmak ve onu oyun dışı bırakmak için Derviş'in yaptığı bir hareket olduğunu düşünüyorum.Hikaye akışını bekleyip göreceğiz.Bunllar sadece benim fikirlerim.
Kuzgun ile aynı tarzdaki hikayelerde başvurulan klişelere öylesine aşinayız ki her adımın bir sonrası ezberimizde artık.Böyle durumlarda bir süre sonra seyirci sonrasını tahmin ettiğinden seyirci hikayeden parça parça kopuyor.Ancak Kuzgun sahip olduğu muazzam hikaye akışı ve oyunculuklarla bizi her hafta tekrar tekrar ters köşeye yatırıyor.Öyle ki sanki her hafta bambaşka bir hikaye izliyormuş,gibi hissediyordum.Oyunculuklar derseniz zaten şahane.Her yeni bölümde çıta daha da yükseliyor.Ama bana karlırsa bu hafta,en efsane performans,''morg'' sahnesinde yaşandı.Siz ne gördüğünüz?Bilemiyorum...Ama ben o sahnede, babasına geç kalmış bir kız çocuğu gördüm.Burcu Biricik muazzam bir iş çıkarmış.Var olsun.Şahane bölümdü.Emeklere Sağlık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder