25 Nisan 2019 Perşembe

ESKİ DEFTERLER-KUZGUN 11.BÖLÜM

Geçmişimiz,bizi biz yapan en önemli unsurlardır.Geçmişimizle her aşama kişiliğimize dair bir iz taşır.Ancak bu aşamalardan özellikle çocukluk yılları ayrı bir öneme sahiptir.Çünkü bu yıllar kendisine ve çevreye ilişkin algılarının tamamıyla açıldığı yıllardır.İşte tamda bu nedenle o zaman dillimde açılmış olan yaralar,üzerinden ne kadar geçerse geçsin kapanmaz;hep kanamaya ve can yakmaya devam eder.Tıpkı,Kuzgun'un hiç geçmeyen vazgeçilmişlik acısı gibi.Henüz çocuk yaşta iken yaşadıkları hepimizin malumu.Ama hiç şüphe yok ki onun hayatındaki felaketler zincirinin ilk halkası,Meryem'in ağzından,''Kuzgun'' kelimesinin çıkması olmuş maalesef.İnsan hayatı boyunca çevresinde herkesle çok çeşitli sorunlar yaşayabilir.Ancak günün sonunda bu problemleri içindeki güce tutunarak bir şekilde trole eder.Ancak söz konusu ebevenylerden kaynaklanan sorunlar olduğunda;bunu bir yara izi gibi tüm hayatımız boyunca kalbimizin tam ortasında taşırız.Ancak, geçmişimize doğru attığımız her adımda o yara izi hatırlatır.Yıllar geçmesine rağmen Kuzgun için çocukluğunun geçtiği o eve girmek ve annesi ile yaşadığı yüzleşme  geçmişe doğru attığı en keskin adım.Bu sahne gerçekten izlediğim en vurucu sahnelerden bir tanesiydi.Öyle etkilendim ki oyunculuklardan anlatamam.Tekrar tekrar izledim.Yine izlerim.Var olsunlar.
 Malum dizilerimizde mevcut süreler itibarıyla;baştan hızlı başlayan hikayeler bölümler ilerledikçe;olmadık yerlere savrularak ana hikayeden gittikçe uzaklaşıyor.Bu da bir süre seyircinin o hikayeden koşarak uzaklaşmasına neden oluyor ne yazık ki.Elbette,bu durumun istisnaları da var.Örneğin;Kuzgun...Senaristler hikayeyi öyle sağlam kurmuşlar ki her bölüm bir öncekinden çok daha sürükleyici oluyor.Özellikle son iki-üç bölüm tek kelime ile muazzamdı.Hikayenin,hem Kuzgun-Behram hem Dila-Kuzgun aksı inanılmaz etkileyici yazılıyor.Bunun muazzamlığın sebeplerinden bir tanesi şahane oyuncular bir tarafa,artık eskimiş dizi klişelerine özellikle,Dila ve Kuzgun ilişkisi açısından neredeyse hiç başvurulmamış olması.Bu hikaye öylesi klişelere çok müsait olmasına karşın neredeyse hiç başvurulmaması gerçekten olağanüstü bir hamle.
Bu hamle sayesinde hem karakterlerin gerçek niyetleri seyirciler tarafından biliniyor.Hem karakterler kartlarını açıkça oynuyor.Yani bir şekilde Kuzgun Dila'nın,Dila da Kuzgun'un amacını en başından biliyor.Bence dizinin en önemli sihri burada.Zira, Dila ve Kuzgun arasındaki bu çatışma hikayenin kuvvetli dinamiklerinden bir tanesi.İzlediğimiz bölümde bunu en net haliyle gördük.Kuzgun'un yaşadığı yüzleşmelerden sonra,Behram Adıvar'ı çözmeye çalışmayı bıraktım.Adam,tam anlamıyla binbir surat.Artık ne diyecğimi gerçekten bilmiyorum.Bölüm boyunca bir şoktan çıkıp;diğerine girdik.Emeklerinize sağlık.Soktuğunuz şoklar için teşekkürler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder