17 Şubat 2021 Çarşamba

SEVDA YOLUNDA YÜRÜMEK-MASUMLAR APARTMANI 22.BÖLÜM

 ''Sevmek'' ne güzel,ne özel bir kelime.Dünya üzerindeki milyarca insanı ortak noktada buluşturabilme gücüne sahip tek duygu.Bu duygunun yaşanılması kadar anlatılmasının da değerli olduğunu  düşünenlerdenim.Çünkü sevgi de sevgisizlik gibi ışık hızı ile yayılır. Masumlar Apartmanı'nı ilk bölümden beri izleyen biri olarak şunu söyleyebilirim ki; daha ilk bölümün sonunda karakterlerin psikolojik derinliği ve hikâyenin anlatılış biçimi beni kendine çekmişti. Bugün itibariyle 22.bölümü geride bıraktık ve bende durum hiç değişmedi. Her bölümü aynı şaşkınlık ve zevkle izliyorum.Tüm karakterler ayrı ayrı son derece derin ve  kendine has özellikler taşıyor. Ama asla ayrım yapmak değil. Ama şunu da yazmazsam içimde kalır.Safiye ve Gülben'e ayrıca bayılıyorum. Her ikisi de başlı başına derin, uzunlu kısalı cümlelerle dolu çok sağlam hikaye.Safiye yıllarca kardeşlerini, annesinin sevgisizlik girdabından korumak için yıllarca savaşmış.Dıştan çok sert görünen ama kalbi yumuşacık biri.Gülben ile Safiye'nin birbirinden farklı pek çok kişiliği var.Ama bence bunlardan en keskin olanı Safiye'nin duygularını kendine saklayıp(özellikle iyi olanları)içinde yaşayarken, Gülben'in hissettiği tüm duyguların anında yüzünde beliriyor olması. Tıpkı dört mevsim gibi.Bu iki karakteri temizlik düşkünlüğü dışında birbirlerine ayna yapan bir başka konuda sevme biçimleri. Ki Gülben zaten malumunuz.


Ancak Safiye'nin değişimi beni her bölüm, daha fazla şaşırtıyor.Söz konusu Naci olduğunda tüm takıntı ve alışkanlıkları, onun açısından değerini kaybediyor.Bu bölümde izlemiş olduğumuz ''pansuman'' bunun en can alıcı örneklerinden.Naci ile Safiye'nin hikayesi, insanın gerçek aşka umuda inancını artırıyor.Kalbinde çiçekler açtırıyor.İşte tam da bu yüzden özellikle dün akşam izlemiş olduğumuz sahnelerden sonra insan düşünmeden edemiyor. Naci bir gün gitmek zorunda kaldığında Safiye bunun altından nasıl kalkacak? Çünkü dün izlemiş olduğumuz bölümde Naci'nin bayılıp ambulansla halini gördüğünde bunun küçük bir fragmanını gördük. Naci'yi gördüğü an, karanlığına gömüldü.Bu sebeple Han'ın tavrını kesinlikle doğru bulmasam da yine de anlıyorum. Kendince ablasını korumaya çalışıyor. Ancak bunu yaparken muhtemel konularda olduğu gibi hata yapıyor.Çünkü Han çok bencil ve sadece kendi düşüncelerinin doğru olduğunu düşünüyor.Gülben'e tavrı da aynı şekide.Bunca olaydan ve Gülben yaşadığı travmalardan sonra Esra'yı o apartmana taşımak hangi akla hizmet.İnsan biraz empati yapmaz mı? Bu durumun, hiçbir şey söylemese de Gülben'i ne kadar inciteceğini hiç düşünmüyor.Bakalım bu düşüncesizlik nelere varacak. Umarım, Gülben çok kırılmadan Esra bir şekilde gider apartmandan.Hoş, Safiye'nin hiddetine çok fazla dayanabileceğini düşünmüyorum.Ama diyelim dayandı.Bu defa da devreye Han girer.Ve getirdiği gibi göndermenin de bir yolunu bulur.Zirâ  son sahnedeki o karşılamadan sonra Esra'nın başına geleceklerden ürküyorum açıkcası.Bakılım neler olacak?Emeklere Sağlık. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder